Vergi İhbarı (2025) Vergi Kaçakçılığı İhbar İkramiyesi
Vergi Kayıp ve Kaçağını İhbar Edenlere Ödenen İkramiye
Vergi kayıp kaçağı ve vergi ihbarı ikramiyesi, vergi hukukumuzda vatandaşları oldukça yakından ilgilendiren bir konudur. Vergi kayıp ve kaçağı ise kamu maliyesinin en önemli sorunlarından biridir. Devletin en temel gelir kaynağı olan vergilerin eksik ya da hiç ödenmemesi, bütçede ciddi açıklar doğurmakta ve kamu hizmetlerinin finansmanını zorlaştırmaktadır. Vergi Usul Kanunu (VUK) ve 1905 sayılı Kanun ile düzenlenen ihbar ikramiyesi sistemi, vatandaşların vergi denetimine katkı sunmasını amaçlamaktadır. Buna göre, vergi kayıp ve kaçağını yetkili makamlara ihbar eden kişilere, belirli oranlarda nakdi ödül verilmektedir.
Bu mekanizma, hem caydırıcılık hem de teşvik aracı olarak işlev görmektedir. Zira vergi denetiminin yalnızca idari birimler eliyle yürütülmesi yeterli görülmemekte, vatandaşların da bu sürece aktif olarak katılması teşvik edilmektedir. 2025 yılı itibarıyla ihbar ikramiyeleri özellikle büyük ölçekli vergi kaçakçılığı olaylarında kamuoyunda sıkça tartışılan bir konu haline gelmiştir.

Vergi Kaçakçılığı İhbarı Nasıl Yapılır?
Aşağıdaki adımları izleyerek vergi kaçakçılığını İnteraktif Vergi Dairesi (İVD) “İhbar/Şikâyet” formu üzerinden veya 189 VİMER hattını arayarak bildirebilirsiniz. İhbar ikramiyesi için kimlikli ve somut delilli başvuru gereklidir. Asılsız ihbarlar sorumluluk doğurabilir.
Başvuru Kanalları
- İnteraktif Vergi Dairesi — yazılı başvuru ve dosya yükleme.
- 189 VİMER — çağrı ile yönlendirme/ihbar kaydı.
İkramiye İçin Şartlar (Özet)
- Kimlikli ve ulaşılabilir başvuru.
- Somut bilgi/belge sunulması.
- Tahsilat gerçekleşmesi ve mevzuat sınırları.
Uyarı
Asılsız/iftira niteliğindeki bildirimler hukuki/cezai sorumluluk doğurabilir. Bilgiler genel niteliktedir; somut olaylar için uzman görüşü almanız önerilir.
Vergi İhbarı – Vergi Kaçakçılığı İhbar İkramiyesi: SSS
189 numarası nedir?
189 neyin telefonu?
Alo maliye 189 ne işe yarar?
Alo 189 vergi danışma hattı nedir?
189 numarası kime aittir?
Vergi ihbar sonucunu nasıl öğrenebilirim?
189 aramak ücretli mi?
189 nedir?
Ne kadar vergi ödedim?
Maliyeye şikayet edince ne olur?
Vergi kaçırma cezası ne kadar?
İhbar ikramiyesi ne kadardır?
Vergi ihbarı asılsız çıkarsa ne olur?
Vergi dairesi neden görüşmeye çağırır?
Vergi kaçakçılığı ihbar hattı nedir?
Vergi Kayıp ve Kaçağı Nedir? İhbar Mekanizmasının Önemi
Vergi kayıp ve kaçağı, en genel anlamıyla, mükelleflerin kanunen ödemekle yükümlü oldukları vergiyi eksik veya hiç ödememeleri durumudur. Bu durum çoğu kez sahte belge düzenleme, kayıt dışı kazanç elde etme, defter ve belgelerde tahrifat yapma gibi yollarla gerçekleşmektedir. Vergi kayıp ve kaçağı yalnızca devleti değil, vergi yükünü dürüstçe taşıyan mükellefleri de olumsuz etkilemektedir. Çünkü vergi kayıpları arttıkça, bütçe açığını kapatmak için dürüst mükellefler üzerine ek yük binmektedir.
İhbar mekanizması bu noktada devreye girmektedir. Devlet, vatandaşların bildirimleri sayesinde kayıt dışı ekonomik faaliyetleri daha hızlı tespit edebilmekte ve vergi kayıplarını azaltabilmektedir. İhbar ikramiyesi, vatandaşları bu yönde teşvik eden bir araç olarak kullanılmaktadır. Böylece vergi denetimi yalnızca mali idarenin değil, aynı zamanda toplumun ortak sorumluluğu haline gelmektedir.
Vergi İhbarı Nereye ve Nasıl Yapılır? (Dilekçe, VİMER 189, e-Devlet)
Vergi kayıp ve kaçağını ihbar etmek isteyen kişilerin başvurabileceği birkaç farklı yol bulunmaktadır. En klasik yöntem, ilgili vergi dairesine dilekçe verilmesidir. İhbar dilekçesinde, ihbar edilen kişi ya da işletme ile ilgili bilgiler, işlenen fiilin ne olduğu, somut deliller ve ihbarcının kimlik bilgileri yer almalıdır. Kimliği belirsiz, soyut ve dayanaksız ihbarlar işleme konulmamaktadır. Yargı kararlarında da, ihbarın somut bilgi ve belgeye dayalı olması gerektiği, aksi halde vergi incelemesine başlanamayacağı vurgulanmaktadır.
Bunun yanında, vatandaşlara daha kolay ve hızlı bir yol sunmak için Vergi İletişim Merkezi (VİMER) 189 hattı kurulmuştur. Bu hat üzerinden yapılan ihbarlar kayıt altına alınmakta ve ilgili vergi dairesine yönlendirilmektedir. Ayrıca günümüzde e-Devlet üzerinden de vergi ihbarı yapılabilmektedir. Dijital ihbar imkânı, özellikle anonim kalmak isteyen vatandaşların başvurusunu kolaylaştırmaktadır. Bu yollar, vergi denetim sistemini güçlendirmekte ve ihbar mekanizmasını daha erişilebilir hale getirmektedir.
Vergi İhbar İkramiyesi Nedir, Ne Kadar Ödenir? (Yüzde 10 Kuralı)
Vergi ihbar ikramiyesi, vergi kayıp ve kaçağını bildiren kişilere devlet tarafından yapılan mali ödüldür. Bu ödül, ihbarın doğru çıkması ve vergi incelemesi sonucunda ek bir vergi tarhiyatı yapılması halinde ödenmektedir. İkramiye, yalnızca tahakkuk eden değil, aynı zamanda tahsil edilen vergiler üzerinden hesaplanmaktadır. Bu nedenle ikramiyenin miktarı, ihbar edilen verginin gerçekten tahsil edilmesine bağlıdır.
İkramiye oranı kanunla belirlenmiştir. 1905 sayılı Kanun’un 5. maddesi ve Vergi Usul Kanunu m.331’e göre, ihbar ikramiyesi ödenen vergi ve ceza toplamının yüzde 10’u üzerinden hesaplanır. Uygulamada bu ödemenin 1/3’ü tarhiyat aşamasında, kalan 2/3’ü ise tahsilat yapıldığında ödenmektedir. Böylece ihbarcı, yalnızca mali idareye yol göstermekle kalmaz, aynı zamanda vergi gelirinin tahsil edilmesine katkıda bulunduğu ölçüde ödüllendirilmiş olur.
İhbar İkramiyesinin Hukuki Dayanağı (1905 Sayılı Kanun ve VUK m.331)
Vergi kayıp ve kaçağını ihbar edenlere ikramiye verilmesi hususu, ilk olarak 1905 sayılı “Bazı Vergi, Resim ve Harçların Tahsilinde Uygulanacak Usuller Hakkında Kanun” ile düzenlenmiştir. Bu Kanun’un 5. maddesinde, ihbarı doğru çıkan kişilere ödenecek ikramiyenin usul ve esasları belirlenmiştir. Daha sonra bu düzenleme, Vergi Usul Kanunu m.331 ile sistematik hale getirilmiş ve günümüz uygulamasının temelini oluşturmuştur.
Söz konusu hükümlere göre, ihbar ikramiyesi yalnızca ihbar sonucu yapılan inceleme ve tahsilatla sınırlıdır. Yani ihbarın doğrudan katkı sağladığı vergi ve cezalar üzerinden ödeme yapılır. Bunun dışında, ihbar dışındaki vergi borçları veya farklı incelemelerden doğan alacaklar için ikramiye ödenmez. Bu yönüyle ikramiye, şarta bağlı bir ödül niteliği taşımaktadır. Ayrıca, devlet memurları, yeminli mali müşavirler (YMM) ve serbest muhasebeci mali müşavirler (SMMM) gibi belirli meslek gruplarının bu ödemeden yararlanması yasaklanmıştır.

Vergi İhbarı İkramiyesi Hesaplama Usulü
İhbar ikramiyesi, yalnızca vergi incelemesi sonucunda hem tarh edilen hem de tahsil edilen tutarlar üzerinden hesaplanır. Yani devletin kasasına fiilen girmeyen bir vergi için ihbarcıya ödeme yapılması mümkün değildir. Bu noktada ikramiyenin hesaplanmasında özel bir yöntem benimsenmiştir. Öncelikle, yapılan tarhiyatın kesinleşmesiyle birlikte belirlenen tutarın 1/3’ü ihbarcıya ödenir. Ancak bu ödeme, yalnızca tahakkuk aşamasında yapılır ve kalan kısmın ödenmesi için tahsilatın gerçekleşmesi beklenir.
İkinci aşamada, tahsil edilen tutarın 2/3’ü ihbarcıya ödenir. Böylece toplamda ödenen ikramiye, tahakkuk ve tahsil edilen vergi ve cezaların yüzde 10’una tekabül eder. Bu sistemin amacı, hem ihbarcıyı teşvik etmek hem de vergi gelirinin fiilen toplanmasını garanti altına almaktır. Uygulamada, uzun süren yargı süreçleri ve tahsilat güçlükleri nedeniyle ikinci ödemenin gecikmesi sıkça karşılaşılan bir durumdur. Buna rağmen, sistem vatandaşların mali denetime katkısını artıran etkili bir araç olmaya devam etmektedir.
İhbar İkramiyesi Ödenmeyecek Kişiler (Memurlar, SMMM ve YMM)
Kanun koyucu, ihbar ikramiyesinin yalnızca “vatandaşın denetim katkısını teşvik” amacıyla kullanılmasını istemiştir. Bu nedenle bazı kişi ve meslek gruplarına ödeme yapılması yasaklanmıştır. Öncelikle, devlet memurları vergi ihbar ikramiyesinden yararlanamaz. Çünkü kamu görevlilerinin asli görevi zaten kamu düzenini korumak ve vergi kayıp-kaçağını önlemektir. Bu nedenle ihbarcı sıfatıyla ikramiye almaları menfaat çatışmasına yol açabilecektir.
Ayrıca yeminli mali müşavirler (YMM) ve serbest muhasebeci mali müşavirler (SMMM) de bu kapsamda dışlanmıştır. Bu meslek grupları, mükelleflerin vergi beyannamelerini düzenleme, defterlerini tutma ve mali yükümlülükleri konusunda doğrudan sorumluluk taşırlar. Eğer bu kişilerin ikramiyeden yararlanmalarına izin verilirse, hem meslek etiği zedelenecek hem de mükellef–danışman ilişkisi zarar görecektir. Dolayısıyla kanun, bu kişilerin vergi kayıp ve kaçağını ihbar etmeleri halinde dahi herhangi bir ödeme yapılmayacağını açıkça düzenlemiştir.
Hangi Vergiler İhbar İkramiyesine Konu Olur, Hangileri Olmaz?
İhbar ikramiyesi, yalnızca vergi kanunlarına göre tarh ve tahsil edilen vergiler ile bunlara bağlı vergi ziyaı cezaları üzerinden ödenir. Buna göre, gelir vergisi, kurumlar vergisi, KDV, ÖTV, damga vergisi ve benzeri tüm genel bütçe vergileri ihbar ikramiyesine konu olabilmektedir. Örneğin, bir işletmenin sahte fatura düzenlediğini ihbar eden kişi, bu fiil sonucunda yapılan tarhiyat ve tahsilat üzerinden %10 oranında ikramiye alabilir.
Buna karşılık, bazı kamu gelirleri ihbar ikramiyesine dahil değildir. İdari para cezaları, gümrük vergileri, belediye vergileri ve diğer mahalli idare gelirleri üzerinden ihbar ikramiyesi ödenmez. Yargı kararlarında da açıkça belirtildiği üzere, ihbar ikramiyesi yalnızca Vergi Usul Kanunu kapsamındaki vergiler için geçerlidir. Dolayısıyla trafik cezaları, idari yaptırımlar ya da belediye harçları için yapılan ihbarlardan herhangi bir ödeme alınması mümkün değildir.
İhbar İkramiyesi Ödemelerinde Vergilendirme (Veraset ve İntikal Vergisi)
İhbar ikramiyesi, ihbarcıya yapılan bir ödül niteliğinde olduğundan, vergi hukukunda ivazsız intikal kapsamında değerlendirilir. Bu nedenle, ödenen ihbar ikramiyesi tutarı, Veraset ve İntikal Vergisi’ne tabidir. Yani ihbarcı, aldığı ikramiye üzerinden beyanname vermek ve vergisini ödemek zorundadır. Bu durum, ikramiyenin niteliğinin bir “kazanç” değil, bir “ivazsız intikal” olarak yorumlanmasından kaynaklanmaktadır.
Örneğin, bir vatandaşın yaptığı ihbar sonucunda 1 milyon TL’lik ek vergi tahsil edilmiş ve bu kişi 100.000 TL ikramiye almışsa, söz konusu tutar için veraset ve intikal vergisi doğacaktır. Uygulamada, vergi daireleri ikramiye ödemesi sırasında bu hususu ihbarcıya bildirmektedir. Ancak verginin mükellefi doğrudan ihbarcıdır. Dolayısıyla, ihbar ikramiyesi her ne kadar teşvik edici bir mekanizma olsa da, elde edilen ödülün vergilendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Vergi İhbarı İkramiyesi Ödenmezse Nerede Dava Açılır?
İhbar ikramiyesi, kanunda açıkça düzenlenmiş bir hak olmasına rağmen, uygulamada zaman zaman ödeme yapılmadığı veya eksik ödendiği durumlarla karşılaşılmaktadır. Bu gibi hallerde, ihbarcıların başvurabileceği yargı yolu idari yargıdır. Çünkü ihbar ikramiyesi ödemesi, idarenin yerine getirmek zorunda olduğu bir kamu görevi niteliğindedir. Dolayısıyla, ödenmeyen ya da eksik ödenen ihbar ikramiyesi için idari işlemin iptali ve tam yargı davası açılması mümkündür.
Görevli mahkemeler, uyuşmazlığın parasal niteliğine göre vergi mahkemeleri veya istisnai olarak idare mahkemeleridir. Yargıtay ve Danıştay kararlarında da, ihbar ikramiyesi ödemelerine ilişkin uyuşmazlıkların idari yargı mercilerinde çözümleneceği açıkça belirtilmiştir. Bu noktada önemli olan husus, davanın süresinde açılmasıdır. İdarenin ödeme yapmaması halinde, ihbarcının tebliğden itibaren 30 gün içinde dava açması gerekir. Aksi halde ikramiye hakkı düşebilir.

Yıllara Göre İhbar İkramiyesi Ödemeleri (2011–2025 Verileri)
Vergi kayıp ve kaçağını ihbar edenlere ödenen ikramiye tutarları yıllara göre dalgalanmalar göstermektedir. Resmî istatistiklere göre 2011 yılında ödenen toplam ihbar ikramiyesi 4 milyon TL civarında iken, sonraki yıllarda bu rakam katlanarak artmıştır. Özellikle kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında yapılan yoğun denetimler ve ihbar mekanizmasının daha etkin çalıştırılması, ödenen ikramiye tutarlarının da artmasına yol açmıştır.
2020 sonrasında, e-Devlet üzerinden yapılan ihbarların artması ve VİMER 189 hattının etkin kullanılması, ödenen ikramiye miktarlarında belirgin bir yükseliş yaratmıştır. 2025 yılı itibarıyla, yıllık bazda ödenen toplam ihbar ikramiyesinin 50 milyon TL’nin üzerinde olduğu görülmektedir. Bu artış, hem vergi denetimlerinin sıkılaştığını hem de vatandaşların ihbar mekanizmasına daha fazla katılım sağladığını göstermektedir. Dolayısıyla ihbar ikramiyesi, yalnızca bireysel çıkarı değil, aynı zamanda kamu yararını da artıran bir araç olarak giderek daha fazla önem kazanmaktadır.
Vergi Kaçakçılığını İhbar Etmenin Toplumsal Etkisi ve Vergi Bilinci
Vergi kayıp ve kaçağını ihbar edenlere ödenen ikramiye, yalnızca bireysel bir teşvik aracı değil, aynı zamanda toplumsal vergi bilincini artıran önemli bir mekanizmadır. Vergi, devletin temel gelir kaynağıdır ve kamu hizmetlerinin finansmanında kritik rol oynar. Kaçakçılığın önlenmesi, bütçe açığının azalmasını ve yükün tüm mükellefler arasında adil biçimde dağılmasını sağlar. Bu bağlamda, ihbar mekanizması vatandaşları sadece bireysel çıkar için değil, toplumsal fayda için de harekete geçiren bir unsur olarak öne çıkmaktadır.
Ayrıca ihbar ikramiyesi, dürüst mükelleflerin haklarını koruyan bir güvence niteliği taşır. Çünkü vergi kayıp ve kaçağı, dürüstçe yükümlülüklerini yerine getiren vatandaşlara ek bir yük bindirmektedir. İhbar mekanizmasının etkin işlemesi, hem kayıt dışı ekonomiyle mücadelede hem de adaletli bir vergi sisteminin tesisinde büyük önem taşır. Bu nedenle ihbar ikramiyesi, sadece mali bir ödül değil, aynı zamanda toplumda vergiye karşı güven duygusunu ve adalet algısını pekiştiren bir araçtır.
İlgili Makaleler:
- https://ayboga.av.tr/vergi-kacakciligi-sucu-ve-cezasi-vuk-md-359/
- https://ayboga.av.tr/vergi-incelemesi-nedir/
- https://ayboga.av.tr/vergi-affi-2024-son-dakika/




