Makalelerimiz

Adli Tatil Nedir? Kaç Gün Sürer?

Ayboğa+ Partners Avukatlık Bürosu, Ankara başta olmak üzere Türkiye’deki tüm şehirlerde avukatlık hizmeti vermektedir. Adli tatil sürecinde de devam eden yargısal faaliyetler konusunda müvekkillerine hukuki danışmanlık sunmaktadır.

Adli Tatil Nedir?

Ülkemizde yargı mercileri her yıl 20 Temmuz ile 1 Eylül tarihleri ara­sında adli tatil nedeniyle hizmet verememektedir. Bu dönemde değişik zorunluluklardan dolayı sadece bazı acil işler görülebilmektedir. Bu işler de adli tatilde nöbetçi olarak görev yapan yargı mensupları tarafından yerine getirilmektedir.

Adli Tatil Kaç Gün Sürer?

Ülkemizde mahkemeler her yıl 20 Temmuz ile 31 Ağustos tarihleri arasında adli tatil sebebiyle 42 gün çalışmalarına ara vermektedirler. Bu dönemde iş görme yasağı sebebiyle normal yargısal işlere bakılmamakta, nöbetçi kalan yargı mensupları sadece acil işleri görmektedirler. Son günü adli tatile denk gelen süreler de adli tatil sonrasına uzamaktadır.

Adli Tatilde Görülebilen İşler Nelerdir?

Temel kural yargı mercilerinin adli tatilde iş görmesinin yasak olmasına rağmen, bazı zorunluluklar sebebiyle bir kısım işlerin adli tatilde de görülmesi kabul edilmiştir. Adli tatilde görülecek işler genellikle sayma yoluyla sınırlı olarak belirlenmiştir.

Ceza Yargılamaları Bakımından

Ceza yargılamaları bakımından,

  1. Soruşturma işleri,
  2. Tutuklu işlere ilişkin kovuşturmalar,
  3. İvedi sayılacak diğer işler, adli tatilde görülür. Bu işlerin nasıl yerine getirileceği Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. Bir işin ivedi iş olup olmadığı ilgili mevzuatta belirlenir.

Ceza yargısında adli tatil süresince bölge adliye mahkemeleri ile Yargı­tay, yalnız tutuklu hükümlere ilişkin incelemelerini yapar.

Hukuk Yargılamaları Bakımından

Hukuk yargılamasına gelince, ilk derece mahkemeleri, bölge adli­ye mahkemeleri ve Yargıtay bakımından adli tatilde görülebilecek işler HMK’nun 103. maddesinde sayılmıştır. Buna göre adli tatilde görülebile­cek işler şunlardır.

a) İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve delillerin tespiti gibi geçici hukuki koruma, deniz raporlarının alınması ve dispeççi atanması talepleri ile bunlara karşı yapılacak itirazlar ve diğer başvurular hakkında karar ve­rilmesi.

b) Her çeşit nafaka davaları ile soybağı, velayet ve vesayete ilişkin dava ya da işler.

c) Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi işleri ve davaları.

ç) Hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar.

d) Ticari defterlerin kaybından dolayı kayıp belgesi verilmesi talepleri ile kıymetli evrakın kaybından doğan iptal işleri.

e) İflas ve konkordato ile sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırılmasına ilişkin işler ve davalar.

f) Adli tatilde yapılmasına karar verilen keşifler.

g) Tahkim hükümlerine göre, mahkemenin görev alanına giren dava ve işler.

ğ) Çekişmesiz yargı işleri.

h) Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen veya taraflardan birinin talebi üzerine, mahkemece ivedi görülmesine karar verilen dava ve işler.

Ayrıca 103. maddenin üçüncü fıkrasına göre “Adli tatilde, yukarıdaki fık­ralarda gösterilenler dışında kalan dava ve işlerle ilgili olarak verilen dava, karşı dava, istinaf ve temyiz dilekçeleri ile bunlara karşı verilen cevap dilekçelerinin ve dosyası işlemden kaldırılan davaları yenileme dilekçelerinin alınması, ilam veril­mesi, her türlü tebligat, dosyanın başka bir mahkemeye, bölge adliye mahkemesine veya Yargıtay’a gönderilmesi işlemleri de yapılır.”

İdari Yargı İşleri Bakımından

İdari yargı ilk derece mahkemeleri, adli tatil süresince kural olarak çalışmazlar. Ancak yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan idare ve vergi mahkemeleri çalışmaya ara vermeden yararlanamazlar. Bu mahkemeler, görevlerine devam ederler. Bunun dışında kalan ilk derece idari yargı mercileri adli tatil süresince çalışmaya ara verir.

Ara verme süresi içinde; bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hakimler ve Savalar Yüksek Kurulunca, her bölge idare mahkemesi merkezinde idare ve vergi mahkemesi başkan ve üyeleri arasından görevlendirilecek üç hakimin katıldığı bir nöbetçi mah­keme kurulur. Nöbetçi kalanlardan en kıdemli başkan, yoksa en kıdemli üye nöbetçi mahkemenin başkanlığını yapar.

Oluşturulan nöbetçi mahkeme çalışmaya ara verme süresi içinde aşağıda yazılı işleri görür:

a) Yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işler,

b) Kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işler.

Danıştay’da ise çalışmaya ara verme süresi içinde çalışmak üzere; bir daire başkanı ile dört üyeden ve bir yedek üyeden oluşan bir nöbetçi daire kurulur. Yedek üye aynı zamanda Genel Sekreterlik görevini yapar. Bu dairenin başkanı ile üyeleri, Danıştay dairelerinin başkan ve üyeleri ara­sından karma olarak Başkanlar Kurulu tarafından seçilir. Ayrıca lüzumu kadar savcı ve tetkik hakimi görevlerine devam ederler. Çalışmaya ara verme süresi içinde görevleri başında kalan Danıştay üyeleri yılın diğer dönemlerinde yol süresi dahil çalışmaya ara verme süresi kadar izin kullanabilirler.

Oluşturulan nöbetçi daire, çalışmaya ara verme süresi içinde aşağıda yazılı işleri görür:

a) Kanun tasarı ve teklifleri ile tüzük tasarıları hariç olmak üzere hü­kümetçe verilecek ivedi veya kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işler,

b) Yürütmenin durdurulmasına veya delillerin tespitine ait işler,

c) Tutuklu memurlar hakkında Memurin Muhakematı Hakkında Kanunu Muvakkatı hükümlerine göre Danıştay’a gelen işler.

Çağrı Ayboğa

Avukat Çağrı Ayboğa, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olup yüksek lisans öğrenimine devam etmektedir. Ayboğa + Partners Avukatlık Bürosu’nun kurucu avukatlarındandır. Ankara Barosu’na kayıtlı olarak dinamik ve tecrübeli ekibiyle avukatlık mesleğini icra etmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Ara