Hakaret Suçu ve Cezası (TCK md. 125)
Kişilerin onur, şeref ve sosyal saygınlıklarına saldırı gündelik hayatta sıklıkla karşılaşılan bir durum haline gelmiştir. Bunun en büyük sebeplerinden biri hakaret fiilinin; kolayca, birkaç kelime ile bile işlenebilmesinden kaynaklanır.
Kişinin onur ve saygınlığı korunması gereken değerlerden sayılmış ve Anayasanın 17. maddesinde de ‘’Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.’’ şeklinde açıkça vurgulanmıştır.
Anayasa 17. madde dışında da Türk Ceza Kanun’unun sekizinci bölümü ‘’Şerefe Karşı Suçlar’’ başlığı altında 125. ve 131. maddeler arasında hakaret suçunu düzenlemiştir.
Şerefe karşı suçlara karşı, kanunumuz, kişinin kendisi hakkında hüküm ve değerlerini, onurunu, toplumdaki değerini ve saygınlığını korumakta, bunlara başkaları tarafından zarar verilmesini önlemektir.
Bir hakaret veya sözün küçültücü niteliğe sahip olup olmadığı o hakaretin isnat edildiği kişinin durumuna, sosyal statüsüne de bağlıdır.
Örneğin: Toplumda tanınan ve saygınlığı olan bir şirketin yöneticisine ‘’sen rüşvetçisin.’’ demekle sıradan bir işte vasıfsız elaman olarak çalışan ve rüşvet alamayacak birine aynı isnatta bulunmak şüphesiz aynı şekilde değerlendirilmeyecektir.
Nitelikli ve donanımlı hukuki bilginin yanında Ayboğa+Partners Avukatlık Bürosu ekibimiz Ceza Hukuku alanında da oldukça bilgili ve tecrübeli şekilde çalışmalarını yürütmektedir.
Hakaret Suçu Nedir?
Hakaret suçu Türk Ceza Kanunu madde 125/1’de ‘’Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırmak…’’ şeklinde tabir edilmektedir.
Bizzat mağdura yapılabileceği (huzurda hakaret) gibi gıyabında da yapılabilmektedir.
Mağdurun yokluğunda veya duymayacağı şekilde failin, mağdur hakkında başkalarıyla iletişime geçerek şeref ve haysiyetine saldırması, zarar vermesi, mağdura karşı başkalarının kin ve nefret duygularının doğmasına sebep vermelidir.
Gıyapta hakaretin üç şartı vardır: Hakarete uğrayan mağdurun, fiilin yapıldığı anda orada bulunmaması, hakaret en az üç kişinin bilebileceği (konuşarak, yazışarak…vs.) şekilde olmalı ve başkasının saygınlığına, şöhretine saldırı olmalıdır.
Huzurda hakaret için; hakaretin yapıldığı an mağdur orada olmalı ve bunu anlamalıdır. Mağdura sesli, telefonla, yazıyla, resimle yapılan hakaretler huzurda hakaret sayılır.
Kişi ölmüş olsa bile çevrede onun onur ve şöhreti bir süre daha yaşamaya devam edebilir. Bu yüzden de kanunumuz ölümden sonra da kişiye hakareti cezalandırmıştır.
Hakaret Sayılmayan Sözler Nelerdir?
Kişinin onur, şeref ve haysiyetine zarar vermeyen ifadeler hakaret sayılmaz. Kanunda tek tek sayılmayan bu ifadeler Yargıtay kararlarından çıkartılabilir.
- Beddua: Beddua ifadeleri hakaret sayılmaz. Örneğin: Allah belanı versin, Allah canını alsın… gibi beddualar hakaret sayılmazlar.
- Eleştiri veya ağır eleştiri: Eleştirini boyutu ağır olsa dahi hakaret sayılmazlar. Örneğin: dinsiz, imansız, memura bu işi daha hızlı yapabilirsin, yavaşsın… gibi ifadeler hakaret sayılmaz
- Kaba hitap ve nezaketsizlik: Üslup bozuk veya kaba olsa dahi hakaret sayılmaz. Örneğin: bilgisiz, tecrübesiz, terbiyesiz, siz kimsiniz lan, çemkirme bana, sus ulan… gibi ifadeler de hakaret sayılmaz.
- Yalnız rahatsız edici ifadeler: Birtakım sözler rahatsız edici olsa bile hakaret sayılamaz. Örneğin: Sen kendini bilmeyen birisin, zavallısın, doktora görünmen lazım… gibi ifadeler de hakaret sayılmaz.
Şu ifadeler de Yargıtay kararlarından çıkmakta olan hakaret sayılmayan sözlere örnek verilebilir: Nankör, görgüsüz, suratsızsın, beceriksiz, karaktersiz, dört göz, görmemiş kültürsüz bir insansın… Türk Ceza Kanunu madde 125’e göre, hakaret suçunun unsurlarını taşımaması halinde hakaret suçunun varlığından söz edilememektir.
‘’Ukalalık yapma’’ Yargıtay 18. CD. Esas: 2019/390 Karar: 2020/1377 Tarih: 16.01.2020
‘’İşlem yapmazsan adam değilsin, erkeksen yaparsın’’ Yargıtay 18. CD. Esas: 2019/7103 Karar: 2020/1789 Tarih: 21.01.2020
‘’Seni paramla satın alırım’’ Yargıtay 18. CD. Esas: 2019/8789 Karar: 2020/4519 Tarih: 18.02.2020
‘’Amele karısı’’ Yargıtay 18. CD. Esas: 2015/37065 Karar: 2017/2121 Tarih: 27.02.2017
Hakaret Suçlarında Hukuka Uygunluk Nedenleri
- Hakkın icrasından kaynaklanan nedenler: Hukuken tanınan doğrudan doğruya veya dolaylı eleştiri hakkı, basın veya radyo/televizyon yoluyla haber verme ve yayma, disiplin altına alma ve terbiye etme haklarıdır. Bir haber veya eleştiri; güncelse, kamuyu alakadar ediyorsa, kamu yararı varsa, doğruysa, anlatılmak istenen konu ifade şekli ile orantılıysa ifade ve haber verme hürriyeti içinde değerlendirilir, hakaret suçu sayılmaz. Aksi taktirde ifade hürriyetinin sınırları aşılmış olur ve hakaret suçu sayılabilir.
- Görevin ifasından kaynaklanan hukuka uygunluk nedenleri:
- Hakimler ve diğer memurlar soruşturmada küçültücü nitelikte cümleler kurabilir.
- Şirketlerin tasviyesinde, tasviye memuru usulsüzlükleri bildirebilir
- Tanıklar ve bilirkişiler küçültücü sözleri gerçeklik çerçevesinde kullanabilir.
Hakaret Suçuna İlişkin Özel Cezasızlık Sebepleri
- Mahkemeler önünde verilen yazılı başvuru, dilekçe vs. veya sözlü hakaretler eğer kullanılan ifadeler sübjektif olarak iddiayı kanıtlamak veya savunma yapma amacıyla isnat, gerçek ve somut vakıalara dayanırsa hakaret suçu sayılmaz.
- İdari makamlara başvuru, istem, iddia ve savunmalarda da ifadeler doğru ve idare ile vatandaş arasında ise hakaret suçu sayılmaz.
- Failin, mağdura kasten yaralama suçunu işlemesi ve bu duruma bir reaksiyon olarak mağdur, faile hakaret etmişse bu cezalandırılmaz.
- Hakaret suçu, bir haksız fiile karşı reaksiyon olarak icra edilmişse hâkim, cezada indirime hükmedilebilir veyahut cezasızlık nedeni sayabilir.
- Eğer hakaret karşılıklı olarak, aynı ağırlıkta ise hakim, cezada indirim uygulayabileceği gibi bu eylemi cezasız da bırakabilir.
Türk Ceza Kanunu madde 127’ye göre isnat olunan fiilin içeriğinin suç olması ve failin bu suçtan mahkum olması, isnat olunan fiilin ispatında kamu yararı bulunduğuna mahkemece karar verilmesi ve hakarete maruz kalan müşteki mağdurun isnat olunan fiil doğru veya yanlışlığını tartışmayı mahkemeden talep etmesi ve ispat hakkını faile tanıması halinde faile hakaret suçundan ceza verilmez.
Hakaret Sayılan Sözler Nelerdir?
Genel olarak yukarıda da bahsedildiği gibi hakaret suçu; kişinin onur, şeref ve haysiyetine zarar verecek şekilde somut bir fiil veya olgu isnat edilmeli veya sövme yoluyla kişinin onur, şeref ve haysiyetine saldırılmalıdır. Kişiyi, üçüncü kişilerce değersizleştiren, itibarsızlaştıran, kin veya nefret duygularının doğmasına sebep veren fiiller hakaret suçunu oluşturur ve hukuk düzenince cezalandırılır.
Kanunda hakaret suçunun nasıl işlenebileceği açıkça yazmaz. Yani söz, yazı, işaretle veya resimle işlenebilir.
Tek tek hangi kelime ve cümlelerin hakaret suçunu oluşturacağı kanunda açıklanmasa da mahkeme ve yargıtay kararlarınca verilen hükümlerden yola çıkarak hakaret suçunu oluşturan sözlere şu gibi örnekler verilebilir:
‘Küfürlü kelimeler, adi, hırsız, rüşvetçi, köpek, , sen eskortsun, yavşak…’’
Hakaret suçu bahsedildiği üzere yalnız kelimelerle olmaz. Örneğin: Bir kişinin masasına insan ya da hayvan dışkısı koymak, birine tükürmek veya karikatür ile birini aşağılamak da hakaret suçunu oluşturur.
Hakaret Suçunun Ağırlatıcı Nedenleri
- Suçun kamu görevlilerine karşı görevinden dolayı işlenmesi.
Örneğin: Kişinin kuralları ihlal etmesinden dolayı kendisine idari para cezası kesen polis memuruna ‘’Adi birisin’’ demesi.
- Suçun kişinin dini, siyasi, sosyal, felsefi, inanç, düşüncelerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı işlenmesi.
Örneğin: X partisini desteklediğini açıklayan birine ‘’ Rüşvetçi köpekler sizi’’ denmesi.
- Suçun kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle işlenmesi.
- Suçun alenen işlenmesi.
Örneğin: Bir konferans salonunda herkesin duyabileceği şekilde birine hakaret etmek.
Bu hallerde hakaret suçunun ağırlatıcı nedenleri mevcuttur ve cezada arttırıma gidilir.
Hakaret Suçunun Şartları Nelerdir?
- Kişinin şeref ve haysiyeti zedelenmelidir.
- Hakaret suçu genel kast ile işlenir, teşebbüs mümkün değildir.
- Tüzel kişiler mağdur olmaz. Ancak gerçek kişiler mağdur olabilir.
- Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda şüpheye yer kalmaksızın belli olacaksa hem ismi belirtilmiş hem de hakaret açıklanmış sayılır.
- Ölülere karşı yapılan küçük düşürücü fiiller de hakaret suçunu oluşturur.
- Hukuku uygunluk sebebi bulunan ya da özel cezasızlık sebepleri kapsamına girmeyen isnatlar hakaret suçunu oluşturur.
- Hakaret suçu gıyapta ve huzurda yapılabilir. Gıyapta yapıldığı taktirde en az üç kişi bulunmalıdır.
- Kurul olarak çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.
- İsnat edilen ve suç oluşturan fiilin ispat edilmiş olması halinde kişiye ceza verilmez.
- Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır.
Hakaret Suçunun Cezası Nedir?
Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesinin 1. fıkrasında hakaret suçunun cezası üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası olarak belirlenmiştir.
Hakaret suçunda eğer ağırlatıcı nedenlerden suçun kişinin dini, siyasi, sosyal, felsefi, inanç, düşüncelerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı işlenmesi veya suçun kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle işlenmesi hali varsa cezanın alt sınırının bir yıldan az olamayacağı hükme bağlanmıştır.
Hakaretin alenen işlenmesi durumda ise ceza altıda biri oranında arttırılacaktır.
Hakaret suçu cezası en az 20 Türk lirası ve en fazla 100 Türk lirası bir gün karşılığı olacak şekilde 5 günden az 730 günden fazla olmamak üzere hesaplanır. Yani en az 100 Türk lirası, en çok 73.000 Türk lirası olacaktır.
TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiği kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek açıklanmalı, daha sonra da alt ve üst sınırlar arasında kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir.
Bu açıklamalar ışığında somut olayda, sanık hakkında gerekçe gösterilmeden hakaret suçunda seçimlik cezalarda temel ceza olarak hapis cezası tercih edilmesi, bozma nedenidir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi- K.2021/2119).
Hakaret Suçunda Şikayetten Vazgeçilirse Ne Olur?
Hakaret suçu kamu görevlisine görevinden dolayı işlenenler hariç suçun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır.
Mağdur, şikayet etmeden önce ölmüşse veya suç ölmüş olan kişinin hatırasına karşı işlenirse, ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, kardeşleri veya eşi tarafından da şikayet edilebilir.
Türk ceza kanununun 73. Maddesinin 1. fıkrasında ‘’Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikayette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz.’’ diyerek
6 aylık süre sınırı koymuş ve bu süre, zamanaşımı süresini geçmemek kaydıyla faili ve fiili öğrendiği tarihten başlar. Türk Ceza Kanunu’nun 66. maddesinde ise hakaret suçu zamanaşımı süresi 8 yıl olarak belirlenmiştir.
Hakaret suçunda şikayetten vazgeçilirse, soruşturmayı sona erdirir ve kovuşturma aşamasına geçilip ceza davası açılmışsa davanın düşmesine yol açar. Türk Ceza Kanunu madde 73/4 de ‘’takibi şikayete bağlı suçlarda şikayetten vazgeçme, aynı fiili işleyen tek bir fail hakkında yapılsa dahi, mahkemeye açılan ceza davasının düşmesi kararından tüm failler yararlanır.’’ şeklinde düzenleme bulunur.
Şikayetten vazgeçme, şikayette bulunma hakkını kullanan mağdurun kararın kesinleşmesine kadar kullanılabilir. Kararın kesinleşmesinden sonra şikayetten vazgeçmek mümkün değildir, kararlaşan cezanın infazına devam edilir.
Hakaret Suçu Yargıtay Kararları
‘’…Hakaret suçunun huzurda işlenmesinin en tipik örneği, fiilin mağdurun yüzüne karşı işlenmesidir. Fail, bu durumda hareketi doğrudan öğrenir. Suçun huzurda işlenmiş olması mutlaka fail ile mağdurun fiilin işlendiği sırada yüz yüze olmasını gerektirmez. Şayet fail, fiili işlediği sırada mağduru hedef alan hakaretinin mağdur tarafından da doğrudan algılanabileceğini biliyor ve istiyorsa, bu durumda da suç huzurda işlenmiş sayılacaktır.
Hakaret suçunun huzurda işlenmemesine rağmen, Kanun tarafından huzurda işlenmiş gibi cezalandırılan hali ise, ileti yoluyla yapılan hakarettir. TCK’nın 125/2. maddesinde, “Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.” demek suretiyle, tahkir edici nitelikteki fiilin, ileti yoluyla mağduru hedef alması durumunda failin huzurda hakaret etmiş gibi cezalandırılacağı belirtilmiştir. Buna göre, hakaret içeren bir mektup, telefon konuşması veya yazılı bir mesaj huzurda söylenmiş gibi cezalandırılacaktır.
İleti yoluyla hakarette, failin kullandığı vasıtalar ile mağduru hedef aldığını bilmesi ve mağdur tarafından bu fiilin öğrenileceğini istemesi gerekir. Şayet ileti mağdurdan başka birisine gönderilmiş ancak tesadüfen mağdur tarafından öğrenilmiş ise, huzurda hakaret suçu oluşmayacaktır. Zira, fail mağdurun hakareti öğrenmesi kastıyla hareket etmemiştir.
İleti yoluyla hakaretin, huzurda hakaret gibi cezalandırılabilmesi için sanığın iletilme kastı ile hareket etmesi gerekir. Sanığın, müştekinin gıyabında, tanık Cumali Birgül’e içinde hakaret sözleri bulunan kağıdı attığı anlaşılmakta ise de, yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, sanığın iletme kastıyla hareket etmediği anlaşılmakla, sanığın hakaret suçundan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA…’’ Yargıtay 18. Ceza Dairesi. 2019/6963 E. , 2020/1770 K.
‘’…Sanığın idaresindeki araç ile seyir halinde iken, alkol kontrolü yapan trafik polisleri tarafından durdurularak alkol ölçümü yapılmak istendiği, alkolmetreye üflemeyi reddetmesi nedeniyle idari para cezası tutanağı düzenlendiği sırada, sanığın polis memuru olan katılan …’a hakaret ettiğinin iddia ve hastanede yapılan ölçümde 133 promil alkollü olduğunun tespit edildiği olayda,
Sanığın, katılan …’a hakaret ettiğine dair katılan ile şikayetçi … tarafından 07/04/2014 tarihli tutanağın düzenlendiği, katılanın tüm aşamalarda sanığın kendisine hakaret ettiğini beyan ettiği, şikayetçi …’ün de soruşturma aşamasındaki beyanında, sanığın katılana hakaret ettiğini ifade ettiği, kovuşturma aşamasında 15/09/2014 tarihli celsede ise “sanık alkollü çıkınca ben aracın arka tarafına geçerek işlemleri yaptığım sırada sanıkla diğer müşteki konuşuyordu, ben sanığın hakaret edip etmediğini duymadım, bana yönelik herhangi bir hakareti olmadı” şeklinde beyanda bulunduğu dikkate alındığında, sanığın kendisine hakaret etmediğini beyan eden müştekinin, katılana hakaret edilmesi konusunda soruşturma aşamasındaki beyanıyla bir çelişki görülmediğinden tebliğnamede bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, kararın usül ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin isteme aykırı olarak ONANMASINA…’’ Yargıtay 12. Ceza Dairesi. 2015/10209 E. , 2016/8376 K.
Hakaret Suçu Örnek Şikayet Dilekçesi
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
MÜŞTEKİ : İsim Soyisim (TC Kimlik No)
Adres Bilgileri
VEKİLİ : Av. Çağrı AYBOĞA
Emek, Bişkek Cd. 26/3, 06490 Çankaya/Ankara
ŞÜPHELİ : İsim Soyisim (TC Kimlik No)
Adres Bilgileri
SUÇ : Hakaret suçu (TCK Madde 125)
SUÇ TARİHİ VE YERİ : …/…/…
KONU : Şüpheli hakkında işlediği suç nedeniyle soruşturma başlatılmasını, soruşturma sonucunda kamu davası açılması talepli şikâyet dilekçesidir.
AÇIKLAMALAR
- Burada müvekkil hakkında kim olduğu, şüphelinin kim olduğu, şüpheli tarafından nasıl bir söylemde bulunulduğuna, bu durumun müvekkili nasıl etkilediğine ve yıprattığına, saygınlığını nasıl etkilediğine, ilişkin bilgilere yer verilmelidir.
- Burada ise, yaşanılan olaya ilişkin hangi delillerin olduğundan bahsedilmelidir.
- Dilekçenin ekinde verilecek delillerin neler olduğu belirtilmelidir.
HUKUKİ SEBEPLER : TCK ve ilgili her türlü yasal mevzuat.
HUKUKİ DELİLLER : Tanık, yemin, video kaydı, fotoğraf görüntüleri, mesajlar ve ilgili her türlü yasal delil.
SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle şüpheli hakkında soruşturma başlatılmasını, soruşturma sonucunda kamu davası açılması yönünde karar verilmesini saygılarımla vekâleten arz ve talep ederiz.
Müşteki Vekili
Av. Çağrı AYBOĞA
İmza