Yeni İnfaz Paketi Yasası 30 Madde Tüm Detaylar 29.09.2025
50 Bin Hükümlüyü ilgilendiren Paket ve Detayları
Yeni İnfaz Paketi, ceza adaleti sisteminde önemli değişiklikler getiren kapsamlı bir düzenleme paketidir. Toplam 30 maddeden oluşan bu teklif, farklı kanunlarda değişiklikler öngörerek infaz rejimini hem caydırıcılık hem de rehabilitasyon hedefleri doğrultusunda güncellemeyi amaçlıyor. Paketle birlikte şiddet içeren suçlar ve trafik güvenliğini tehlikeye atan eylemler gibi alanlarda cezalar artırılırken; iyi hal gösteren hükümlülerin topluma kazandırılması, cezanın adil ve orantılı uygulanması ve toplumsal huzurun güçlendirilmesi hedefleniyor. Özellikle ikinci kez suç işleyenlere şartlı tahliye imkânı tanınması, denetimli serbestlik uygulamasının yeniden düzenlenmesi, kadın, çocuk ve yaşlı hükümlüler için özel infaz usullerinin genişletilmesi gibi yenilikler bu pakette yer almaktadır.

İkinci Kez Mükerrirler – Yeni İnfaz Yasası 2025
Teklif, bir suçtan hüküm giyip cezasını çektikten sonra yeniden suç işleyen ve haklarında ikinci kez mükerrir (tekrar suçlu) hükümleri uygulanan kişilere ilk defa koşullu salıverilme imkânı getiriyor. Mevcut uygulamada bu durumdaki hükümlüler, iyi halli olsalar dahi cezalarının tamamını cezaevinde çekmek zorundaydı ve şartlı tahliyeden yararlanamıyordu. Yeni düzenlemeyle iyi hal gösteren ikinci kez mükerrir hükümlüler, cezalarının belirli bir kısmını (süreli hapis cezalarında cezanın dörtte üçü gibi bir oranı) infaz kurumunda tamamladıktan sonra şartlı tahliye olabilecek. Örneğin bu kapsamdaki bir hükümlü, 20 yıl ceza aldıysa en az 15 yılını cezaevinde iyi halli geçirdikten sonra koşullu salıverilmeye hak kazanabilecek. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış ikinci kez mükerrirler için 39 yıl, müebbet hapis cezası almış olanlar için 33 yıl fiilen hapiste kalma süresi öngörülüyor. Bu değişiklik yaklaşık 20 bine yakın hükümlüyü ilgilendiriyor ve ceza adaletinde eşitlik ile topluma yeniden kazandırma amacı güdüyor.
31 Temmuz Yasası – Yeni İnfaz Paketi 2025
COVID-19 pandemisi döneminde yürürlüğe giren ve 31 Temmuz 2023 tarihinde sona eren geçici infaz düzenlemesi (kamuoyunda “31 Temmuz Yasası” olarak anılmıştı) açık cezaevlerindeki hükümlülere belli şartlarla salgın izni vererek cezalarını dışarıda geçirme imkânı tanımıştı. Bu düzenlemeden, cezası 31 Temmuz 2023 itibarıyla kesinleşmiş ve cezaevinde bulunan mahkûmlar yararlandı. Ancak 31 Temmuz 2023’ten önce suç işlediği halde o tarihte hükmü kesinleşmediği için hapiste olmayan kişiler, yargı süreçlerinin uzaması nedeniyle bu imkândan faydalanamamıştı. Yeni infaz paketi, bu hak kaybını gidermek amacıyla bir düzenleme içeriyor. Buna göre, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işlemiş olup da cezası daha sonra kesinleşen hükümlülere de belirli koşullarda erken tahliye veya açık cezaevine erken geçiş hakkı tanınabilecek. Öngörülen bu değişiklik, pandemi dönemindeki izin uygulamasından yararlanamayan hükümlüler arasındaki eşitsizliği ortadan kaldırmayı hedefliyor. Böylece benzer durumda olup sadece mahkeme sürecinin zamanlaması yüzünden farklı muamele gören mahkûmlar da infaz indiriminden faydalanabilecek.
Ankara Avukat
Denetimli Serbestlik – Yeni İnfaz Yasası 2025
Paket ile denetimli serbestlik uygulamasında da disiplin edici bir yenilik getiriliyor. Mevcut sistemde, hükümlüler cezalarının son 1 yıllık kısmını (koşullu salıverilme tarihine kadar olan süreyi) denetimli serbestlik altında dışarıda geçirebiliyor ve bu süre tüm mahkûmlar için sabit bir yıl olarak uygulanıyordu. Bu durum, özellikle ceza süresi kısa olanların çok az bir süre cezaevinde kalmasına ve toplumda “cezasızlık” algısının oluşmasına yol açtığı gerekçesiyle eleştiriliyordu. Yeni infaz düzenlemesine göre hükümlülerin denetimli serbestlikten yararlanabilmeleri için, öncelikle koşullu salıverilme tarihine kadar olan süre içinde cezalarının en az onda birini cezaevinde geçirmiş olmaları şart koşuluyor. Diğer bir ifadeyle, 6 ay hapis cezası alan biri dahi en az yaklaşık 18 gününü cezaevinde geçirecek, 1 aylık ceza alan bir kişi dahi en az 5 gün hapiste kalacak. Bu asgari infaz süresi şartı, cezanın caydırıcılığını artırmayı ve suçlunun cezaevine hiç girmeden cezasını çekmesi durumunu engellemeyi amaçlıyor. Ancak burada bir yıllık denetimli serbestlik süresinin toplam uzunluğunda bir değişiklik yapılmadığı vurgulanmalıdır; yalnızca bu haktan faydalanmak için gereken asgari fiili hapis süresi belirlenmiştir. Bu düzenleme ile her hükümlünün aldığı ceza ile orantılı belirli bir süreyi mutlaka cezaevinde geçirmesi sağlanarak toplumdaki adalet duygusunun güçlendirilmesi hedeflenmektedir.
Özel İnfaz Usulleri – Yeni İnfaz Paketi 2025
Özel infaz usulleri kapsamında (cezanın konutta, geceleyin veya hafta sonu infazı gibi alternatif infaz şekilleri) önemli genişletmeler yapılmaktadır. Özellikle kadın, çocuk ve yaşlı hükümlülerin lehine düzenlemeler dikkat çekiyor. Mevcut durumda 1 yıl olan konutta infaz süresi, yeni düzenlemeyle kadın, çocuk ve 65 yaş üstü hükümlüler için 3 yıla çıkarılıyor. Ayrıca yaş gruplarına göre farklı evde infaz imkânları öngörülüyor: 70 yaşını aşmış hükümlüler cezalarının 4 yılına kadarlık kısmını, 75 yaşını aşanlar 5 yılına kadarlık kısmını ve 80 yaşını aşanlar ise 6 yıla kadarlık kısmını evde tamamlayabilecek. Bunun yanı sıra ağır hastalık veya engellilik durumu bulunan hükümlüler için de (Adli Tıp Kurumu raporuyla belgelenmek kaydıyla) evde infaz yolu açılıyor. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları bu kapsamın dışında tutulmakla birlikte, diğer mahkûmlar sağlık durumları nedeniyle cezasını cezaevi yerine konutta çekebilecek, böylece daha insani koşullarda tedavi olma imkânı bulacaklar. Özel infaz usullerine ilişkin bir diğer yenilik, hafta sonu infazı uygulamasının esnekleştirilmesidir; hükümlünün iş durumu ve cezaevi idaresinin takdirine göre hafta sonu yerine hafta içi günlerinde de aynı şekilde bu usul uygulanabilecek. Ayrıca, özel infaz usulüyle cezasını çeken hükümlülerin de cezasının son kısmında denetimli serbestlikten yararlanabilmesinin önü açılıyor. Bunun tersi durumda ise, özel infazın gereklerine uymayan hükümlülerin kalan cezalarını normal infaz rejimine göre cezaevinde tamamlayacağı belirtiliyor. Tüm bu değişiklikler, infaz sisteminde penolojik yaklaşımlara uygun olarak hükümlülerin topluma kazandırılması, aile bağlarının kopmaması ve insani ihtiyaçlarının gözetilmesi amacıyla yapılıyor.
Çocuk Hükümlüler – Yeni İnfaz Yasası 2025
İnfaz paketi, suça sürüklenmiş çocuklar (18 yaşından küçük hükümlüler) ile ilgili infaz süreçlerinde de önemli düzenlemeler içeriyor. Yeni düzenlemeye göre çocuk hükümlülerin cezalarının infazına öncelikle çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında (yani yetişkinlerden ayrı, sadece çocuklara özel bir cezaevi ortamında) başlanması sağlanacak. Çocuk hükümlü, cezaevinde belli bir süre geçirdikten sonra davranışları ve uyumu gözlemlenecek; ıslah sürecinde iyi hâl gösteren, eğitim ve rehabilitasyon programlarına katılan çocuklar hakkında olumlu değerlendirme yapılırsa, bu hükümlülerin cezasının kalan kısmını bir çocuk eğitimevinde tamamlamasına karar verilebilecek. Çocuk eğitimevleri, mahkûm çocukların daha az kısıtlayıcı bir ortamda eğitim ve topluma hazırlık faaliyetlerine katıldığı kurumlardır. İyi hal değerlendirmesi 5275 sayılı Kanun’un 89’uncu maddesine göre idare ve gözlem kurulu tarafından yapılacak ve bu süreçte çocuğun disiplin durumu, eğitim programlarına katılımı, pişmanlık gösterip göstermediği gibi kriterler dikkate alınacak. Düzenleme ayrıca, kısa süreli hapis cezalarına mahkûm çocuklar için doğrudan çocuk eğitimevinde infaz imkânı getiriyor: Kastî suçlardan toplam 3 yıl veya daha az, taksirli (istemeden neden olunan) suçlardan toplam 5 yıl veya daha az hapis cezası alan çocuk hükümlüler, cezasını hiç kapalı kuruma girmeden doğrudan çocuk eğitimevinde çekebilecek. Öte yandan, eğitimevine ayrılan bir çocuğun orada kurallara uymaması, olumsuz tutum sergilemesi halinde tekrar kapalı kuruma gönderilmesi gibi tedbirler de düzenleniyor. Bu kapsamlı yeniliklerle amaçlanan, suça itilen çocukların cezalarını yetişkin cezaevlerinden ayrı, daha korumalı bir ortamda çekmeleri; eğitim ve rehabilitasyon programları sayesinde yeniden suç işlemelerinin önlenmesi ve topluma faydalı bireyler olarak kazandırılmalarıdır. Özellikle büyük şehirlerde son dönemde yaşanan ve çocukların karıştığı ağır suç olaylarına karşı, bu çocukların daha sıkı kontrol altında ama aynı zamanda eğitime dayalı bir sistemle ıslahı hedeflenmektedir.
🔍 İnfaz Hesaplama için Tıklayınız
Yeni İnfaz Paketi 30 Madde 2025
| Madde No | Özet Açıklama | İlgili Düzenleme Alanı |
|---|---|---|
| 1 | 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun ek 1. maddesinde değişiklik yapılarak kanun yoluna başvuruda dava tarihindeki parasal sınırların esas alınması hükme bağlanıyor; üçüncü fıkra yürürlükten kaldırılıyor. | İcra ve İflas Kanunu (İstinaf/Temyiz Sınırı) |
| 2 | 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 125. maddesi değiştirilerek noterlerin meslek gereklerine uymayan davranışları halinde, durumun niteliğine göre 126. maddede tanımlı disiplin cezalarının uygulanacağı hükme bağlanıyor. | Noterlik Kanunu (Disiplin Kuralları) |
| 3 | Noterlik Kanunu’nda disiplinsizlik sayılan fiiller ve karşılık gelen disiplin cezaları yeniden düzenleniyor. Uyarma, kınama, para cezası, geçici uzaklaştırma ve meslekten çıkarma şeklinde cezalar tanımlanıyor; benzer eylemler için de ilgili cezanın uygulanacağı belirtilerek boşluk bırakılmıyor. | Noterlik Kanunu (Disiplin Cezaları) |
| 4 | Noterlik Kanunu’nun 127. maddesinde değişiklik yapılarak disiplin cezası almış bir noter, cezası kesinleştikten sonra 5 yıl içinde tekrar disiplin suçu işlerse bir derece daha ağır ceza alacak. Ayrıca disiplin soruşturmalarında zamanaşımı süreleri belirleniyor. | Noterlik Kanunu (Disiplin Yaptırımları) |
| 5 | Noterlik Kanunu’nun 157. maddesi, yeni disiplin düzenlemelerine uyum sağlamak amacıyla yürürlükten kaldırılıyor. | Noterlik Kanunu (İlgili Madde Yürürlükten Kaldırma) |
| 6 | Noterlik Kanunu’nun 126. maddesinde öngörülen değişiklikle uyumlu olacak şekilde ilgili başka bir maddede değişiklik yapılıyor (disiplin hükümlerine teknik uyum düzenlemesi). | Noterlik Kanunu (Uyum Düzenlemesi) |
| 7 | 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun ek 1. maddesinin 2. fıkrası değiştiriliyor. İdari davalarda istinaf ve temyiz sınırları belirlenirken davanın açıldığı tarihteki parasal değerlerin esas alınacağı netleştiriliyor; Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına uyum sağlanıyor. | İdari Yargılama Usulü Kanunu (İstinaf/Temyiz Sınırı) |
| 8 | 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 35. maddesinde (suça teşebbüs) değişiklik yapılıyor. Bazı suçların cezaları artırıldığı için, o suçlara teşebbüs hâlinde verilecek cezanın alt ve üst sınırları da orantılı şekilde yükseltiliyor. | Türk Ceza Kanunu (Suça Teşebbüs Cezası) |
| 9 | Türk Ceza Kanunu’nun 86. maddesinde (kasten yaralama) ceza miktarları artırılıyor. Kasten yaralama suçunun alt ve üst sınır cezaları yükseltilerek bu suçla daha etkili mücadele ve caydırıcılık amaçlanıyor. | Türk Ceza Kanunu (Kasten Yaralama) |
| 10 | TCK 87. maddede (neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama) değişiklik yapılıyor. 86. maddede yapılan ceza artışına paralel olarak, bu maddede düzenlenen ağırlaşmış yaralama hallerinin cezaları da yükseltiliyor. | Türk Ceza Kanunu (Ağır Yaralama) |
| 11 | TCK 106. maddede (tehdit suçu) düzenleme yapılıyor. Tehdit fiilinde verilecek hapis cezasının alt sınırı 1 aydan 2 aya çıkarılıyor; nitelikli tehdit hallerinde üst sınır da artırılıyor. | Türk Ceza Kanunu (Tehdit Suçu) |
| 12 | TCK 170. maddede (genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması) değişiklik yapılıyor. Kuru sıkı tabir edilen ses ve gaz fişeği atabilen silahlarla ateş etmek fiili de bu suç kapsamında sayılıyor ve bu suça ilişkin hapis cezalarının alt-üst sınırları yükseltiliyor. Ayrıca suçun insanların toplu bulunduğu yerlerde işlenmesi yeni bir ağırlaştırıcı neden olarak ekleniyor. | Türk Ceza Kanunu (Genel Güvenlik – Silahla Ateş Etme) |
| 13 | TCK 179. maddede (trafik güvenliğini tehlikeye sokma) ceza artırımı yapılıyor. Özellikle çok sık ihlal edilen 2. fıkradaki fiiller için hapis cezasının alt sınırı yükseltiliyor. Ayrıca 3. fıkrada tanımlanan alkollü veya uyuşturucu etkisiyle araç kullanma suçu için ceza ayrı bir bent olarak belirlenip artırılıyor. | Türk Ceza Kanunu (Trafik Güvenliği) |
| 14 | TCK 223. maddede (ulaşım araçlarına karşı suçlar) değişiklik yapılıyor. Madde başlığı “Seyahat hürriyeti” şeklinde güncelleniyor ve ulaşım aracının hareketinin engellenmesi/kaçırılması suçlarında cebir veya tehdit unsuru varsa bu fiiller ayrıca gerçek içtima ile cezalandırılacak şekilde madde yeniden düzenleniyor. Böylece trafikte araçların kasıtlı olarak durdurulması gibi eylemler net cezai yaptırıma bağlanıyor. | Türk Ceza Kanunu (Seyahat Hürriyeti – Ulaşım Güvenliği) |
| 15 | 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde düzenleme yapılıyor. TCK 170. maddede tanımlanan genel güvenliği tehlikeye sokma suçunun, kişilerin toplu bulunduğu yerlerde işlendiğinde oluşan nitelikli hali, “seri muhakeme” (hızlandırılmış yargılama) usulünün kapsamı dışına çıkarılıyor. | Ceza Muhakemesi Kanunu (Seri Muhakeme Kapsamı) |
| 16 | 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 11. maddesinde değişiklik yapılıyor. Çocuk hükümlülerin cezalarının infazına çocuk kapalı infaz kurumlarında başlanması ve ardından uygun şartları sağlayan çocukların çocuk eğitimevine gönderilmesi hükme bağlanıyor. | İnfaz Kanunu (Çocukların İnfazına Başlama) |
| 17 | İnfaz Kanunu’nun 15. maddesinde değişiklik yapılıyor. Çocuk hükümlülerin kapalı kurumdan eğitimevine iyi hâl değerlendirmesi sonucuna göre ayrılmaları düzenleniyor. Olumsuz rapor alan çocuklar 6 ay içinde yeniden değerlendirilecek. Ayrıca kasıtlı suçtan 3 yıl, taksirli suçtan 5 yıl veya daha az ceza alan çocukların cezalarının doğrudan çocuk eğitimevlerinde infaz edilmesi ve eğitimevindeki kurallara uymayan çocukların tekrar kapalı kuruma gönderilmesi gibi ayrıntılar ekleniyor. | İnfaz Kanunu (Çocuk Eğitimevi Süreci) |
| 18 | İnfaz Kanunu’nun 105/A maddesinin 1. fıkrasında değişiklik yapılıyor. Denetimli serbestlikle tahliye için hükümlünün cezaevinde geçirmesi gereken asgari süre tanımlanıyor: Koşullu salıverilmesine 1 yıl veya daha az kalmış hükümlülerin bu haktan yararlanabilmesi için, cezasının en az 1/10’unu cezaevinde çekmiş olması (ama her hâlde en az 5 gün) şart koşuluyor. | İnfaz Kanunu (Denetimli Serbestlik Şartı) |
| 19 | İnfaz Kanunu’nun 108. maddesinde değişiklik yapılıyor. İkinci defa tekerrür hükümleri uygulanan (yani ikinci kez mükerrir) hükümlülere de koşullu salıverilme imkânı tanınması düzenleniyor. Bu hükümlülerin şartlı tahliyesinde, süreli hapis cezalarında koşullu salıverilme oranı 3/4 (dörtte üç) olarak uygulanacak; böylece ikinci kez mükerrirler de belirli bir süreyi iyi hâlle tamamlayınca tahliye şansı elde edecek. | İnfaz Kanunu (İkinci Kez Mükerrirlerin Tahliyesi) |
| 20 | İnfaz Kanunu’nun 110. maddesinde (özel infaz usulleri) kapsamlı değişiklikler yapılıyor. Geceleyin veya hafta sonu infazdan yararlanabilecek ceza sınırı kasten işlenen suçlarda 3 yıla, taksirle işlenenlerde 5 yıla çıkarılıyor. Konutta infazın kapsamı genişletiliyor; kadın, çocuk ve 65 yaş üstü hükümlüler cezalarının 3 yıla kadarki kısmını evde çekebilecek. Ağır hastalık/engellilik durumunda (ağırlaştırılmış müebbet hariç) evde infaz kararı ve denetim süreçleri netleştiriliyor. Özel infaz usulüyle cezasını çekenlere de denetimli serbestlik uygulanabilmesinin önü açılıyor. Özel infazın gereklerine uymayanların ise kalan cezayı cezaevinde tamamlayacağı düzenleniyor. | İnfaz Kanunu (Özel İnfaz Usulleri) |
| 21 | İnfaz Kanunu’nun geçici 10. maddesinin 8. fıkrası değiştiriliyor. İkinci kez mükerrir hükümlülere şartlı tahliye imkânı getiren 108. madde değişikliğine uyum için, önceki geçici hükümde gerekli düzeltme yapılıyor. Böylece uygulamada doğabilecek tereddütler gideriliyor. | İnfaz Kanunu Geçici Madde (Tekerrür Uyumu) |
| 22 | İnfaz Kanunu’na yeni bir geçici madde ekleniyor. Denetimli serbestlikte 1/10 oranında cezaevinde kalma şartı getiren 105/A maddesi değişikliğinin, yürürlük tarihinden önce işlenen suçlar bakımından geriye yürümeyeceği düzenleniyor. Yani hükümlüler bu kuraldan geçmişe dönük olumsuz etkilenmeyecek. | İnfaz Kanunu Geçici Madde (Denetimli Serbestlik Geçiş) |
| 23 | 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınlar Hakkında Kanun’un 2. maddesinde değişiklik yapılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin bir iptal kararı doğrultusunda “içeriğin çıkarılması” tanımı yeniden yapılıyor ve “internet ortamından çıkarma” şeklinde tanımlanıyor. Ayrıca “uyarı yöntemi”nin kapsamı netleştirilerek, ihlal iddiasında bulunanların veya BTK’nin ilk bakışta hukuka aykırılığı açık içerikleri doğrudan içerik veya yer sağlayıcıya bildirmesi şeklinde tarif ediliyor. | İnternet Kanunu (Tanımlar ve Uyarı Mekanizması) |
| 24 | İnternet Kanunu’nun 8. maddesinde düzenleme yapılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği “içeriğin çıkarılması” hükmüne ilişkin madde, mahkeme kararının gerekçelerine uygun biçimde yeniden düzenleniyor. Böylece internet içeriklerinin çıkarılması tedbiri Anayasa’ya uygun hale getiriliyor. | İnternet Kanunu (İçeriğin Çıkarılması – Erişim Engelleme) |
| 25 | İnternet Kanunu’nun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 9. maddesi başlığıyla birlikte yeniden düzenleniyor. Kişilik haklarının ihlali durumunda içeriğin erişimden çıkarılması usulünü belirleyen bu madde, AYM kararındaki gerekçeler ışığında yeniden yazılıyor. | İnternet Kanunu (Madde 9 Yeniden Düzenleme) |
| 26 | 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 27. maddesinde değişiklik yapılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçelerini karşılamak ve yurt dışı faaliyetli firmalarda çalışan vatandaşlarımızın iş sözleşmeleriyle ilgili hukuki boşluğu gidermek amacıyla, işçi-işveren uyuşmazlıklarına dair kurallar yeniden düzenleniyor. | Milletlerarası Özel Hukuk (İş Sözleşmeleri – AYM Uyumu) |
| 27 | 6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 28. maddesinin 3. fıkrasında değişiklik yapılıyor. Yargıtay ve Danıştay kökenli HSK üyelerinin Kurul’da geçirdikleri sürelerin yüksek mahkeme üyeliği 12 yıllık görev süresinden sayılmaması ve görev süresi biten HSK üyelerinin boş kadro olsun olmasın ilgili yüksek mahkemeye üye seçilebilmesi hükme bağlanıyor. | HSK Kanunu (Kurul Üyeliği ve Yüksek Mahkeme Süreleri) |
| 28 | 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ek 1. maddesinde Anayasa Mahkemesi kararı gereği değişiklik yapılıyor. İstinaf ve temyiz başvurularında parasal sınırın tespitinde, karar tarihindeki değerin yerine davanın açıldığı tarihteki değerin esas alınacağı kabul ediliyor; üçüncü fıkra (uygulama kabiliyeti kalmadığı için) yürürlükten kaldırılıyor. | Hukuk Muhakemeleri Kanunu (Kesinlik Sınırı Düzenlemesi) |
| 29 | Yürürlük maddesi – Kanunun ne zaman yürürlüğe gireceğini düzenler. Bu kanun yayımı tarihinde (veya kanun metninde belirtilen özel tarihlerde) yürürlüğe girecektir. | Yürürlük |
| 30 | Yürütme maddesi – Kanun hükümlerinin kim tarafından yürütüleceğini belirtir. Bu düzenlemenin Adalet Bakanlığı ve ilgili makamlar tarafından yürütüleceği ifade edilmektedir. | Yürütme |
Kaynak – Yeni İnfaz Paketi
Sonuç olarak, Yeni İnfaz Paketi toplumun adalet beklentilerini karşılamak ve ceza infaz sistemini günün ihtiyaçlarına uyarlamak üzere tasarlanmış kapsamlı bir reform niteliği taşımaktadır. Bir yandan suçlarla daha etkin mücadele ve caydırıcılığı artırma hedefiyle bazı ceza süreleri yükseltilirken, diğer yandan infaz hukukunun temel amaçları olan hükümlülerin ıslahı ve topluma kazandırılması hususunda önemli iyileştirmeler getirilmektedir. İkinci kez suç işleyenlere koşullu salıverme şansı tanınması, denetimli serbestlik uygulamasının orantılı ve adil hale getirilmesi, özel infaz usulleriyle kadın, çocuk, yaşlı ve hasta mahkûmların durumunun gözetilmesi bu dengenin sağlanmasına yöneliktir. Tüm düzenlemeler bir arada değerlendirildiğinde, Yeni İnfaz Paketi’nin hem kamu düzenini ve güvenliğini korumak hem de ceza adaletinde vicdanları rahatlatmak adına geniş kapsamlı bir adım olduğu söylenebilir. Bu paket, infaz sistemindeki aksaklıkları gidermeyi, cezanın kaçınılmaz ve etkili olduğunu göstermeyi ve aynı zamanda hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecini güçlendirmeyi amaçlayarak “cezada adalet ve infazda etkinlik” prensiplerini hayata geçirmeyi hedeflemektedir.




