Ek Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar (CMK 172–173) 2026
Ek KYOK Nedir? Yargıtay Kararları – Ek KYOK / KYOK ve İtiraz
Ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (Ek KYOK), aynı soruşturma dosyasında ileri sürülen birden çok suç iddiası veya birden fazla şüpheli bakımından, Cumhuriyet savcısının bazı kısımlar yönünden kamu davası açmaya yetecek şüpheye ulaştığı, diğer kısımlar için ise kovuşturma olanağı bulunmadığı sonucuna vardığı hâllerde verilen “kısmi takipsizlik” niteliğindeki karardır. Bu yönüyle klasik kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (KYOK) bütün dosyayı kapatırken, Ek KYOK yalnızca belirli suç veya şüpheliler yönünden dosyayı kapatır; kalan kısımlar bakımından iddianame düzenlenir. Terimler karıştırılmamalı, kararın başlığında ve gerekçesinde “ek” ibaresinin bulunup bulunmadığı özellikle kontrol edilmelidir. Kamu düzeni, hukuki güvenlik ve çifte soruşturmanın önlenmesi ilkeleri, Ek KYOK kurumunun çekirdeğini oluşturur.
Uygulamada savcılık, örneğin aynı olayda “tehdit–hakaret–mala zarar verme” iddiaları yönünden delil yeterliliklerini ayrı ayrı tartar; mala zarar verme için iddianame düzenlerken, tehdit bakımından delil yetersizliği görürse Ek KYOK verir. Böylece soruşturma ekonomisi sağlanır; infaza elverişli bir hükme gidebilecek kısımlar yargılamaya taşınırken, delil eşiğini geçemeyen kısımlar soruşturma evresinde sonlandırılır. Bu ayrım, mağdur/katılan stratejileri kadar şüpheli savunmalarının da yönünü belirler; zira itiraz ve yeni delil yönetimi Ek KYOK’un kaderini tayin eder.
📘 İlgili Makale: Takipsizlik Kararı (KYOK) – Detaylı Rehber

CMK m.172 & m.173 — Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar ve İtiraz
Bu bölüm, **Ceza Muhakemesi Kanunu**’nun 172 ve 173. maddelerine ilişkin pratik özetleri, mobil uyumlu tabloyu ve kanun metnini barındırır. Hukuki bilgi amaçlıdır; somut olayınız için profesyonel destek alınız.
Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar (CMK 172)
Künye: Kanun No 5271 • Kabul: 04.12.2004 • RG: 17.12.2004 / 25673 • Düstur: Tertip 5, Cilt 44
Cumhuriyet Savcısının Kararına İtiraz (CMK 173)
Süre: Tebliğden itibaren 15 gün • Yol: Ağır Ceza Mahkemesi • Usul: Dosya üzerinden/inceleme
Madde | Konu | Temel Esas | Başvuru / Süre | Yetkili Merci |
---|---|---|---|---|
CMK 172 | Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar (KYOK) | Yeterli şüphe oluşturacak delil yoksa savcı KYOK verir; karar ilgililere tebliğ edilir. Yeni ve önemli delil ortaya çıkarsa soruşturma yeniden değerlendirilebilir. | İlgililer bakımından itiraz yolu CMK 173’e tabidir. | Cumhuriyet savcılığı (karar); denetimi ağır ceza mahkemesi (itiraz). |
CMK 173 | KYOK’a İtiraz | Mahkeme, gerekirse soruşturmanın genişletilmesine veya iddianame düzenlenmesine karar verir; itiraz giderlerine hükmedebilir. | 15 gün (iki hafta), tebliğden itibaren; dilekçe ile. | Görevli ve yetkili ağır ceza mahkemesi. |
CMK 172 – Kanun Metni
CMK 173 – Kanun Metni
CMK 172–173 Hakkında Kısa Sorular
CMK 172 nedir?
Soruşturma sonunda kamu davası açma için gerekli yeterli şüphe bulunmadığında savcının verdiği “kovuşturmaya yer olmadığına dair karar”dır. Karar ilgililere tebliğ edilir ve itiraz yolu CMK 173’tür.
CMK 173’e göre itiraz süresi kaç gündür?
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün (iki hafta) içinde görevli ağır ceza mahkemesine itiraz edilir.
Ek KYOK Kararına İtiraz Dilekçesi Örneği (CMK 173)
Bu şablon, **KYOK (CMK 172) kararına karşı CMK 173 uyarınca** yapılacak itirazlar için pratik bir örnek sunar. Alanları doldurup **DOCX** olarak indirebilir, çıktı alabilir veya metni kopyalayabilirsiniz. Bilgi amaçlıdır; somut olay için profesyonel hukuki yardım alınız.
Konu | Esas Noktalar | Süre/Yol |
---|---|---|
Ek KYOK’a itiraz (CMK 173) | Eksik soruşturma–yeni delil; yeterli şüphe değerlendirme hatası; uzmanlık/bilirkişi incelemesi talepleri. | 15 gün (tebliğden) — görevli Ağır Ceza Mahkemesi; dilekçe ile. |
Künye: CMK 172–173 • Kanun No 5271 • RG: 17.12.2004 / 25673 • Bu şablon bilgi amaçlıdır.
Kaynak: mevzuat.gov.tr Ceza Muhakemesi Kanunu
Ek KYOK Nedir? 2026
Ek KYOK, CMK m.172’deki takipsizlik şablonunu izler; ancak kapsamı “dosyanın bir bölümü” ile sınırlıdır. Kararda; (i) hangi suç/suçlar veya hangi şüpheli/şüpheliler yönünden takipsizlik verildiği, (ii) delil durumu ve hukuki nedenler, (iii) itiraz yolu, mercii ve 15 günlük hak düşürücü süre açıkça gösterilmelidir. “Süresiz şikâyet” söz konusu değildir; itiraz süresi kamu düzeni yönünden sıkı takip edilir. Ek KYOK, aynı dosyada iddianame ile birlikte var olabilir; bu durumda dosya kısmen kovuşturma, kısmen takipsizlik rotasına girer.
Kapsam açısından Ek KYOK, savcının “şüphe eşiği” değerlendirmesinin kademeli uygulanışıdır. Delillerin tartısı “her suç–her şüpheli” bakımından ayrı yapılır. Bu teknik, hem hukuki güvenlik hem de dava ekonomisi yararı doğurur: yeterli şüphenin oluştuğu kısımlar süratle yargıya taşınırken, oluşmayanlar soruşturma evresinde elenir. Karar, infaza elverişlilik yönünden bir hüküm değildir; ancak iddianameye konu edilen kısımların ileride kurulacak hükmünün infazına giden yolu açar.
Ek KYOK (Ek Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar) Kararına İtiraz Nedir?
Ek KYOK’a itiraz, CMK m.173 uyarınca sulh ceza hâkimliğine yapılır. Süre, kararın tebliğinden itibaren 15 gündür ve hak düşürücüdür. Dilekçede kamu davasını haklı gösterebilecek olay ve deliller somut olarak açıklanmalıdır. İtirazın, kararı veren başsavcılığa verilmesi şart değildir; bulunduğunuz yer başsavcılığına verip ilgili merciye gönderilmesini isteyebilirsiniz. Stratejik olarak, itiraz dilekçesi yeni/unutulan delilleri gösteren eklerle desteklenmeli, “eksik soruşturma” noktaları madde madde ortaya konulmalıdır.
İtiraz, yalnız “karşı çıkma” değildir; soruşturmanın genişletilmesi talebi de içerir. Nitekim sulh ceza hâkimliği, eksik görülen işlemleri tek tek belirterek başsavcılıktan tamamlanmasını isteyebilir. Bu aşamada “delil haritası”nızı net kurun: hangi kamera görüntüsü, hangi HTS/sayısal iz, hangi tanığın neyi kanıtlayacağı planlı yazılmalıdır. Aksi hâlde “soyut itiraz” reddedilir ve yargılama masrafları itiraz edene yüklenebilir (CMK m.173/3).
Sulh Ceza Hâkimliği, İtiraz Sonrasında Ne Kararı Verebilir?
Sulh ceza hâkimliği üç eksende karar verir: (i) Redd: Yeterli neden yoksa itiraz gerekçeli olarak reddedilir; giderlere itiraz eden katlanır. (ii) Soruşturmanın genişletilmesi: Eksik görülen işlemleri açıkça belirterek başsavcılıktan tamamlanmasını ister; eksikler tamamlandıktan sonra itiraz hakkında yeniden karar verilir. (iii) İstemin yerinde görülmesi: Yeterli neden varsa, m.173/4 gereğince savcı iddianame düzenler. Bu şema, 6545 sayılı Kanun değişikliği sonrası yerleşik Yargıtay uygulamasıdır.
Uygulamada en sık hata, “genişletme” yerine doğrudan “kabul” kararı verilmesidir. Yargıtay, eksikler varken doğrudan Ek KYOK’un kaldırılması yerine, önce eksiklerin savcılıkça tamamlatılmasını; akabinde itiraz hakkında karar verilmesini ister. Bu, kamu düzeni ve usul ekonomisini birlikte gözeten bir yaklaşım olup, itiraz merciinin savcının yerine geçerek “dava açma” fonksiyonunu üstlenmemesi gerektiği düşüncesine dayanır.
Ek KYOK Kararına İtiraz ve Sonuçları Nelerdir?
İtirazın kabulü, iki farklı sonuca yol açabilir: (i) soruşturmanın genişletilmesi ve tamamlandıktan sonra yeniden karar; (ii) istemin yerinde görülmesi hâlinde savcının iddianame düzenlemesi. Her iki hâlde de dosya kısmen kapalı–kısmen açık olabilir; bu nedenle dosya parçalanması (ayırma) ve birleştirme olasılıklarını öngörmek gerekir. Kabul kararı, ileride verilecek hükmün infaza elverişliliği yönünden kritik köprü işlevi görür.
İtirazın reddi hâlinde ise Ek KYOK kesinleşir; bu, aynı delil zeminiyle aynı fiil için yeniden soruşturma yasağı (ne bis in idem’in soruşturma evresi yansıması) anlamına gelir. Ancak “kesinlik”, yeni delille bozulabilir: yeni delil ortaya çıkarsa ve sulh ceza hâkimliği izin verirse savcı yeniden soruşturma yapabilir (CMK m.172/2–173/6 mantığı). Bu, hukuki güvenlik ile maddi gerçeğe ulaşma arasındaki dengeyi kuran istisnai kapıdır.
Ek KYOK Kesinleştikten Sonra Yeniden Soruşturma Başlatılabilir mi?
Kural, başlatılamaz. CMK m.172/2 gereğince “yeni delil” ortaya çıkmadıkça aynı fiil hakkında kamu davası açılamaz; Ek KYOK’ta da aynı mantık geçerlidir. Yeni delil, itiraz veya karar sonrasında ortaya çıkan; dosyadaki mevcut delillerin niteliğini/belirleyiciliğini değiştirecek ağırlıkta olmalıdır (ör. sahte olduğu sanılan belgenin aslının ele geçirilmesi, olay yerinden yeni DNA profili, kamera kayıtlarının aslı). Savcı, sırf “fikrini değiştirdi” diye eski dosyayı açamaz; sulh ceza hâkimliğinden izin mekanizması devreye girer.
Uygulamada Yargıtay, yeni delilin somutlaştırılmasını arar; soyut bir “yeniden değerlendirme” gerekçesi yeterli değildir. Bu yaklaşım, kamu düzeni ve hukuki güvenlik gereği aynı kişi hakkında aynı fiil nedeniyle bitimsiz soruşturma baskısını engeller; fakat maddi gerçeğe ulaşmayı sağlayacak güçlü yeni bulgular varsa kapıyı açık tutar. Bu istisnai rota, özellikle organize suçlar, siber deliller ve finansal kayıtların sonradan çözülmesi gibi senaryolarda işler.
Ek KYOK Tebliğ Edilir mi?
Evet. KYOK/Ek KYOK kararları suçtan zarar görene ve ifadesi alınmış/sorgulanmış şüpheliye tebliğ edilir. İtiraz süresi tebliğle başlar; tebliğ yapılmadıkça süre işlemez. Tebligatın usule uygunluğu, sonraki tüm işlemlerin sıhhati açısından kamu düzeni niteliğindedir. Sulh ceza hâkimliği kararının sonucu da yine taraflara bildirilir; kararda itiraz hakkı (varsa), süresi ve mercii gösterilir.
Yargıtay, tebliğ eksikliği hâlinde “kesinleşme”den söz edilemeyeceğini; bunun kanun yararına bozma dâhil bir dizi sonuç doğurabileceğini kabul etmektedir. Bu sebeple vekâletnamelerde UYAP bildirim tercihleri, adres teyitleri ve MERNİS kayıtları dikkatle kontrol edilmelidir. Aksi durumda, maddi haklılığınız bulunsa dahi, sırf süre kaçırıldığı için hak düşümü ile karşılaşabilirsiniz.
Ek KYOK’a İtiraz Dilekçesi Nasıl Kurulur?
İtiraz dilekçesi tanım–kapsam–uygulama üçlemesine göre yazılmalıdır: (1) Olayın özeti ve isnadın unsurları (tanım), (2) hangi delilin hangi unsuru ispatladığı (kapsam), (3) tamamlanması gereken işlemler ve beklenen karar (uygulama). Dilekçenin çekirdeği “delil haritası”dır: kamera HTS–CDR–log, tanık listesi, bilirkişi incelemeleri, uzmanlık alanları ve teknik sorular net olmalıdır. “Eksik soruşturma başlıkları”nı madde madde belirtip m.173/3 uyarınca genişletme talep edin.
Pratik kontrol listesi
- Tebliğ tarihi ve 15 günlük süre not edildi mi?
- Hangi suç/hangi şüpheli yönünden Ek KYOK verildiği ayrıştırıldı mı?
- Sunulacak delilin “yeni” niteliği ve etkisi açıklandı mı?
- Hangi işlemlerin savcılıktan isteneceği tek tek yazıldı mı?
- Gider riskine karşı (m.173/3) makuliyet savunusu kuruldu mu?
Takipsizlik Kararı Hâlinde Tazminat Davası Nedir?
KYOK/Ek KYOK kararının kendisi tazminat doğurmaz. Ancak soruşturma evresinde uygulanan koruma tedbirleri (yakalama, gözaltı, tutuklama, arama–elkoyma vb.) hukuka aykırı ise, CMK m.141 ve devamı uyarınca Devletten tazminat istenebilir. Tazminatın konusu, “takipsizlik verildi; öyleyse otomatik tazminat” değildir; ölçüt, tedbirin hukuka uygunluğu ve orantılılığıdır. Bu çerçevede “infaza elverişlilik”ten ziyade, telafi edilebilirlik ve adil denge kriterleri öne çıkar.
Öte yandan, haksız isnat nedeniyle özel hukuk kaynaklı kişilik hakları ihlali (TBK m.58) kapsamında tazminat da gündeme gelebilir. Burada ispat yükü ve kusur değerlendirmesi ayrı kurallara tabidir. Uygulamada, ceza dosyasındaki Ek KYOK gerekçesi tek başına tazminat için yeterli görülmez; eylem–zarar–illiyet bağı ayrıca kurulmalıdır. Strateji, ceza dosyasındaki delillerin sivil dosyaya usulüne uygun aktarımı üzerine kurulmalıdır.
Ek KYOK – KYOK Karşılaştırma Tablosu
Kriter | Ek KYOK | KYOK |
Kapsam | Dosyanın bir kısmı (belirli suç/şüpheli) | Tüm dosya |
Sonuç | Kısmi takipsizlik + kısmi iddianame | Tam takipsizlik |
İtiraz | 15 gün, SCH (CMK 173) | 15 gün, SCH (CMK 173) |
Yeniden soruşturma | Yeni delil + SCH onayıyla | Yeni delil + SCH onayıyla |
Stratejik etki | Ayrı dava akışı ve delil yönetimi | Sürecin kapanması |

Yargıtay Kararları – Ek KYOK / KYOK ve İtiraz
Yetkisiz Kişinin İtirazı Üzerine Kaldırılan KYOK, Kanun Yararına Bozulur
Soruşturma konusu suç bakımından “suçtan zarar gören/mağdur” sıfatı bulunmayan kişinin KYOK’a itirazı üzerine verilen kaldırma kararının hukuki değeri yoktur. Dosyada mercii, bu itirazı kabul ederek savcıyı iddianame düzenlemeye sevk etmiş; Adalet Bakanlığının istemiyle Yargıtay denetimi gündeme gelmiştir. Yargıtay, itiraz ehliyeti olmayan bir kişi tarafından başlatılan sürece dayanılarak KYOK’un kaldırılamayacağını vurgulamıştır. İtiraz merciinin, ön koşul olarak “sıfat” denetimini yapması ve ehliyetsizlik hâlinde usulden reddetmesi gerekir. Aksi yaklaşım, soruşturma evresindeki hukuki güvenlik ve usul ekonomisini zedeler. Karar, CMK 173 rejiminde “kimler itiraz edebilir?” sorusuna açık yanıt verir. İtiraz ehliyeti yoksa, kaldırma kararı kanun yararına bozulur.
Künye: Yargıtay 11. Ceza Dairesi, E.2009/16787, K.2010/7000, T.14.06.2010.
Yeni Delil ve Sulh Ceza Hâkimliği İzni Olmadan Aynı Fiilde Soruşturma Diriltilemez
KYOK/Ek KYOK kesinleştikten sonra aynı fiil yönünden salt değerlendirme değişikliğiyle dosya açılamaz. CMK 172/2’nin öngördüğü “yeni delil” şartı somutlaştırılmalı ve sulh ceza hâkimliğinden izin alınmalıdır. Yargıtay, “yeni delil” kavramını, dosyadaki mevcut delillerin sonucunu değiştirme kabiliyeti olan, sonradan elde edilen nitelikli veriler olarak açıklar. Bu güvenceler, kamu düzeni bakımından mükerrer soruşturma baskısını önler. Buna karşın etkin soruşturma yapılmaksızın verilmiş bir KYOK varsa, AYM/AİHM kararları sonrası sınırlı bir yeniden soruşturma yolu açılabilir. Karar, soruşturmanın “yeniden açılabilme” eşiğini dar yorumlar. Hukuki güvenlik–maddi gerçeğe ulaşma dengesi korunur.
Künye: Yargıtay 19. Ceza Dairesi, E.2016/12980, K.2017/5711, T.14.06.2017.
Eksik Soruşturma Varken İtirazın Reddi İsabetsizdir; Kanun Yararına Bozma Gerekir
İtiraz merciinin, teknik mesele içeren başvurularda bilirkişi/keşif gibi tamamlayıcı işlemleri yaptırmadan “soyut yetersizlik” gerekçesiyle reddi, CMK 173 sistematiğine aykırıdır. Yargıtay, bilirkişi raporlarının hâkimi bağlamadığını; fakat teknik konularda rapor alınmaksızın itirazın reddinin hukuka uygun sayılamayacağını belirtmiştir. Bu durumda kanun yararına bozma ile ret kararı kaldırılmalıdır. Karar, itiraz merciinin “soruşturmanın genişletilmesi” fonksiyonunu hatırlatır. Eksik soruşturma → genişletme; tamamlandıktan sonra yeniden değerlendirme sıralaması izlenmelidir. Böylece usul ekonomisi ve infaza elverişli yargılama altlığı sağlanır.
Künye: Yargıtay 12. Ceza Dairesi, E.2017/3071, K.2017/3289, T.19.04.2017.
İtirazın Kabulü Gerekirken Reddi, Bozma Nedenidir
İtiraz dilekçesi somut delil haritası ve eksik soruşturmaya işaret ettiği hâlde, sulh ceza hâkimliğinin hiçbir tamamlayıcı işlem yaptırmadan ret kararı vermesi hukuka aykırıdır. Yargıtay, böyle dosyalarda “önce genişletme, sonra karar” modelini zorunlu görür. Genişletme yapılmaksızın reddedilen itiraz, CMK 173/3 düzeninin amaçlarına aykırıdır. Bu yaklaşım, soruşturmada maddi gerçeğe ulaşma ve hukuki güvenlik ilkelerini birlikte gözetir. Karar, mercii uygulamasına yön veren erken tarihli bir emsaldir.
Künye: Yargıtay 15. Ceza Dairesi, E.2012/2605, K.2012/36243, T.03.05.2012.