Ceza Hukuku

Kullanma Hırsızlığı Suçu ve Cezası – TCK 146 Nedir?


TCK 146 Kullanma Hırsızlığı Suçu Nedir?

TCK 146 Kullanma hırsızlığı, malın mülkiyetine geçirme kastı olmaksızın, yalnızca geçici bir süre kullanılıp geri iade edilmek üzere alınması durumunda uygulanır. Türk Ceza Kanunu’nun 146. maddesinde düzenlenen bu suçun cezası, klasik hırsızlık suçundan (TCK 141 TCK 142) farklı olarak daha hafif cezalandırılır.

2026 yılı itibariyle Yargıtay kararları, kullanma hırsızlığında failin kastının belirlenmesinin kritik önem taşıdığını vurgulamaktadır. Malın geri bırakılması, kullanım süresinin kısalığı ve failin elden çıkarma çabası göstermemesi, kullanma kastının varlığına işaret eden temel kriterlerdir.

Kullanma Hırsızlığı Suçu ve Cezası - TCK 146 Nedir?
Kullanma Hırsızlığı Suçu ve Cezası – TCK 146 Nedir?

TCK 146 Madde Metni (Tam Metin)

Kullanma hırsızlığı TCK 146
TCK 146 – (1) Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi halinde, şikayet üzerine, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Ancak malın suç işlemek için kullanılmış olması halinde bu hüküm uygulanmaz.
💡 Önemli Not: Kullanma hırsızlığı, şikayete bağlı bir suçtur. Mağdurun şikayeti olmadan kovuşturma yapılamaz. Ayrıca mal suç işlemek için kullanılmışsa (örneğin çalınan araçla başka bir suç işlenmişse) bu madde uygulanmaz.

Kullanma Hırsızlığı Suçunun Unsurları

1. Malın Zilyedin Rızası Hilafına Alınması

Mal sahibinin veya zilyedinin izni olmadan malın alınması gerekir. Bu unsur, klasik hırsızlık suçuyla aynıdır.

2. Geçici Kullanım Kastı

Failin malı mülkiyetine geçirme kastı bulunmamalı, yalnızca geçici bir süre kullanıp geri verme niyeti olmalıdır. Bu unsur, suçun en kritik unsurudur.

3. Malın İade Edilmesi veya İade Edilebilir Şekilde Bırakılması

Mal sahibine geri verilmeli veya kolaylıkla bulunabilecek bir yerde bırakılmalıdır. Malın gizlenmesi veya elden çıkarılmaya çalışılması, kullanma kastını ortadan kaldırır.

4. Şikayet

Suçun kovuşturulabilmesi için mağdurun şikayetçi olması şarttır. Şikayet süresi, mağdurun fail ve fiilin kim olduğunu öğrenmesinden itibaren 6 aydır.

⚠️ Dikkat: Malın suç işlemek için kullanılması halinde (örneğin çalınan araçla hırsızlık, gasp, yaralama vb. suç işlenmesi), kullanma hırsızlığı hükümleri uygulanmaz. Fail doğrudan TCK 141’den cezalandırılır.

Kullanma Hırsızlığı ile Hırsızlık Arasındaki Farklar

Kriter Kullanma Hırsızlığı (TCK 146) Hırsızlık (TCK 141)
Fail Kastı Geçici kullanım kastı Mülkiyete geçirme kastı
Malın Akıbeti Geri iade edilir veya bulunabilir yerde bırakılır Elden çıkarılır, saklanır, kullanılır
Kullanım Süresi Kısa süreli (genellikle birkaç saat/gün) Sürekli tasarruf
Kovuşturma Şartı Şikayete bağlı Re’sen takip edilir
Ceza Miktarı Hırsızlık cezasının yarısına kadar indirim 1 yıldan 3 yıla kadar hapis
Failin Davranışı Gizleme çabası yok, açık bırakma Saklama, satma, değiştirme çabası
Örnek Eylemler Bisikleti alıp 1 saat sonra geri bırakma Bisikleti alıp satmaya çalışma

Kullanma Hırsızlığı Cezası (2026)

Temel Ceza

Kullanma hırsızlığı suçunda ceza, TCK 141’de düzenlenen hırsızlık suçunun cezasının yarısına kadar indirilmesi suretiyle belirlenir.

Hırsızlık suçunun temel cezası: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis

Kullanma hırsızlığında uygulanacak ceza: 6 aydan 1,5 yıla kadar hapis (yarısına kadar indirim sonrası)

Ceza İndirim Sebepleri

  • Malın kısa süre içinde geri verilmesi
  • Malın hasarsız olarak iade edilmesi
  • Failin pişmanlık göstermesi
  • İyi hal indirimi (TCK 62)
  • Sanığın duruşmadaki tutumu

Adli Para Cezasına Çevirme

Belirlenen hapis cezası, TCK 50. madde uyarınca adli para cezasına çevrilebilir. Özellikle suçun hafif şekilde işlenmesi, failin ilk kez suç işlemesi ve malın geri verilmesi hallerinde adli para cezasına çevirme imkanı yüksektir.

⚖️ Hukuki Not: 2026 yılı itibariyle Yargıtay, kullanma kastının net olarak tespit edilemediği durumlarda “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereği beraat kararı verilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Kullanma Hırsızlığı Suçu ve Cezası - TCK 146 Nedir?
Kullanma Hırsızlığı Suçu ve Cezası – TCK 146 Nedir?

TCK 146 Emsal Yargıtay Kararları (Beraat)

Kullanma hırsızlığı suçunda failin kastının belirlenmesine ilişkin Yargıtay’ın önemli kararlarını aşağıda bulabilirsiniz:

Kullanma Kastı Kanıtlanmadıkça Mahkûmiyet Verilemez – Beraat

Sanığın, müştekiye ait aracı izinsiz olarak alıp kısa bir süre kullandıktan sonra aynı gün herkesçe görülebilir bir yere bırakıp uzaklaştığı olayda; Yargıtay, sanığın eşyayı mülkiyetine geçirme kastıyla değil, yalnızca geçici bir yararlanma kastıyla hareket ettiği yönünde kuvvetli emareler bulunduğunu belirtmiştir.

Önemli Kriterler:

  • Aracın plakasını sökme girişimi yok
  • Aracın rengini değiştirme çabası yok
  • Gizleme amacıyla müdahale yok
  • Satma girişimi bulunmuyor
  • Sanığın “gezip geri bırakmak” savunması delillerle uyumlu

Yargıtay, hırsızlık suçunda kastın belirleyici unsur olduğunu, mülkiyete geçirme kastının somut olayda kanıtlanamadığını ve “şüpheden sanık yararlanır” ilkesinin uygulanması gerektiğini ifade ederek beraat kararı vermiştir.

📋 Künye: Yargıtay 13. Ceza Dairesi, E. 2017/9480, K. 2019/5123

Aracın Aynı Gün Geri Bırakılması Mülkiyete Geçirme Kastının Bulunmadığını Gösterir

Müştekiye ait otomobilin sanık tarafından izinsiz alındıktan yalnızca birkaç saat sonra, olay yerine yakın ve kolaylıkla bulunabilecek bir yerde bırakılması üzerine kurulan mahkûmiyet, Yargıtay tarafından hukuka aykırı bulunmuştur.

Yargıtay’ın Değerlendirme Kriterleri:

  • Aracı kullanım süresinin kısa olması
  • Aracı terk ettiği yerin gizleme amacı taşımaması
  • Sanığın araç üzerindeki tasarrufunun geçici görünmesi
  • Satma, parçalama veya elden çıkarma girişimi yokluğu
  • Aracın kolaylıkla tespit edilebilir konumda olması
  • Eylemden elde edilen faydanın sadece zaman/yol tasarrufu olması

Yargıtay, fiilin TCK 146 kapsamında kullanma hırsızlığı olarak değerlendirilmesi gerektiğini, TCK 141’den ceza verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararı bozmuştur.

📋 Künye: Yargıtay 2. Ceza Dairesi, E. 2015/9234, K. 2017/11452

Eşyayı Gizleme veya Elden Çıkarma Çabasının Bulunmaması Kullanma Kastını Gösterir

Sanığın izinsiz aldığı bisikleti, olay yerinden ayrıldıktan kısa süre sonra park hâlinde ve herkesin görebileceği bir şekilde bırakması halinde verilen mahkûmiyet kararı bozulmuştur.

Yargıtay’ın Tespitleri:

  • Bisikleti elden çıkarma çabası yok
  • Saklama girişimi bulunmuyor
  • Üzerinde kalıcı tasarruf yetkisi kullanma niyeti yok
  • Bisikletin değerini kendisine mal etme amacı yok
  • Suçun işleniş şekli sadece ulaşım ihtiyacına yönelik
  • Bisikletin bırakıldığı konum failin mülkiyet kastı olmadığını gösteriyor

Mülkiyete geçirme kastının kanıtlanamadığı, suçun nitelendirilmesinin hatalı olduğu ve sanığın TCK 146 kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

📋 Künye: Yargıtay 6. Ceza Dairesi, E. 2016/3542, K. 2018/774

Eşyayı Geri Getirmek İçin Çaba Gösterilmesi Kullanma Kastını Gösterir

Sanığın aldığı eşyayı kısa süre sonra sahibine ulaşabilmesi için açık alana bırakması ve eşyayı gizlemeye yönelik davranışlarda bulunmaması, failin kastının belirlenmesinde belirleyici olmuştur.

Yargıtay’ın Karine Değerlendirmesi:

  • Eşyayı geri verme iradesinin varlığı
  • Mülkiyete geçirme kastının bulunmadığına işaret eden güçlü karine
  • Zilyedin rızası hilafına sürekli yararlanma kastının yokluğu
  • Failin eşyayı sahibinin bulabileceği yere bırakma davranışı

Eylem, hırsızlık suçunun en önemli unsuru olan “sürekli yararlanma kastı” taşımadığı için, Yargıtay mahkûmiyeti bozmuş ve sanığın beraat etmesi gerektiğine hükmetmiştir.

📋 Künye: Yargıtay 13. Ceza Dairesi, E. 2014/28451, K. 2016/7652

Eşyayı Yol Kenarında Bırakmak Mülkiyete Geçirme Kastını Ortadan Kaldırır

Sanığın izinsiz aldığı eşyayı olay yerinden uzaklaştıktan çok kısa süre sonra yol kenarında terk etmesi, failin eşyayı elde tutmaya yönelik bir amacının olmadığını göstermektedir.

Yargıtay’ın Değerlendirmesi:

  • Eylem yalnızca anlık yararlanma niteliğinde
  • Eşyayı saklama kastı bulunmuyor
  • Elden çıkarmaya çalışma girişimi yok
  • Mülkiyet kastının yokluğu açık

Bu nedenle Yargıtay, mülkiyet kastının yokluğu sebebiyle hırsızlık suçunun unsurlarının oluşmadığına; eylemin TCK 146 kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine; ancak kastın kesin olarak tespit edilemediği için sanığa beraat verilmesi gerektiğine hükmetmiştir.

📋 Künye: Yargıtay 2. Ceza Dairesi, E. 2016/14218, K. 2018/2531

Motosikletin Kolay Bulunabilir Bir Yere Bırakılması Kullanma Hırsızlığına İşaret Eder

Sanığın izinsiz aldığı motosikleti, birkaç sokak ileride, herhangi bir gizleme davranışı olmaksızın park ederek bırakması, Yargıtay tarafından kullanma kastı yönünde değerlendirilmiştir.

Yargıtay’ın Altını Çizdiği Olgular:

  • Aracın terk edildiği yer gizlenmeye elverişli değil
  • Failin motosikleti mülkiyetine geçirmek için hiçbir çaba içinde girmediği açık
  • Eylem bir ulaşım ihtiyacının karşılanmasına yönelik
  • Araç kolaylıkla tespit edilebilir konumda bırakılmış

Mahkûmiyet bozularak sanığın kullanma hırsızlığı hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

📋 Künye: Yargıtay 13. Ceza Dairesi, E. 2018/7632, K. 2020/1981

Kısa Süreli Kullanım ve Tasarrufun Devamlı Olmaması Kullanma Kastına İşaret Eder

Sanığın, aracı yalnızca 10–15 dakika boyunca götürüp bıraktığının kamera ve tanık beyanlarıyla sabit olduğu olayda, Yargıtay önemli tespitlerde bulunmuştur.

Yargıtay’ın Kararı:

  • Fiil geçici bir yararlanma amacı taşıyor
  • Araç üzerinde kalıcı bir tasarruf sağlama kastı bulunmuyor
  • Eylem yalnızca geçici bir ihtiyaç giderimine yönelik
  • Kullanım süresi son derece kısa (10-15 dakika)
  • Fail aracı geri bırakmış

Sanığın eylemleri, hırsızlık suçundaki mülkiyete geçirme kastının aksine, yalnızca geçici bir ihtiyaç giderimine yöneliktir. Bu nedenle Yargıtay, yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünü delil değerlendirme hatası gerekçesiyle bozmuş ve beraat gerektiğini belirtmiştir.

📋 Künye: Yargıtay 2. Ceza Dairesi, E. 2014/22152, K. 2016/9124

Kastın Belirlenemediği Durumlarda Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesi Uygulanmalı

Yargıtay, sanığın eylem biçimi, kullanım süresi, eşyanın terk edildiği yer, failin savunması ve olayın genel görünümü itibariyle kapsamlı bir değerlendirme yapmıştır.

Yargıtay’ın Tespitleri:

  • Eylem zilyedin malı üzerinde kalıcı tasarrufa yönelik değil
  • Eşyadan sağlanan yarar ekonomik değil, sadece geçici kullanım niteliğinde
  • Mülkiyet kastı şüpheli kalmış
  • Failin davranışları kullanma kastına işaret ediyor

Bu bağlamda “kastın şüpheli kaldığı hâllerde sanık lehine yorum esastır” ilkesi gereği beraat verilmesi gerektiğine karar verilmiştir. Yargıtay, ceza hukukunda şüphenin her zaman sanık lehine yorumlanması gerektiğini bir kez daha vurgulamıştır.

📋 Künye: Yargıtay 6. Ceza Dairesi, E. 2013/18783, K. 2015/11274

Yargıtay Kararları Özet Tablosu

No Olay Yargıtay Değerlendirmesi Sonuç Künye
1 Araç kısa süre kullanılıp görülebilir yere bırakıldı Mülkiyete geçirme kastı kanıtlanamadı, şüpheden sanık yararlanır Beraat Y13CD 2017/9480 K. 2019/5123
2 Otomobil birkaç saat sonra yakın yere bırakıldı Kullanım süresi kısa, gizleme yok, TCK 146 uygulanmalı Bozma Y2CD 2015/9234 K. 2017/11452
3 Bisiklet park halinde herkesin görebileceği yere bırakıldı Elden çıkarma/saklama yok, sadece ulaşım amaçlı Bozma Y6CD 2016/3542 K. 2018/774
4 Eşya sahibinin bulabileceği açık alana bırakıldı Geri verme iradesi var, sürekli yararlanma kastı yok Beraat Y13CD 2014/28451 K. 2016/7652
5 Eşya kısa süre sonra yol kenarında terk edildi Anlık yararlanma, mülkiyet kastı yok Beraat Y2CD 2016/14218 K. 2018/2531
6 Motosiklet birkaç sokak ileride gizlenmeden bırakıldı Terk yeri gizlenmeye elverişli değil, ulaşım amaçlı Bozma Y13CD 2018/7632 K. 2020/1981
7 Araç 10-15 dakika kullanılıp geri bırakıldı Çok kısa süreli kullanım, kalıcı tasarruf yok Beraat Y2CD 2014/22152 K. 2016/9124
8 Kastın belirlenemediği genel durum Şüpheden sanık yararlanır, ekonomik yarar yok Beraat Y6CD 2013/18783 K. 2015/11274

Yargıtay Kararlarında Ortak Kullanma Kastı Kriterleri

8 emsal Yargıtay kararının incelenmesinden, kullanma kastının tespitinde aşağıdaki ortak kriterlerin gözetildiği anlaşılmaktadır:

Kriter Açıklama
Kullanım Süresi Malın alınmasıyla geri bırakılması arasındaki süre kısa olmalı (birkaç saat – birkaç gün)
Malın Bırakıldığı Yer Mal kolaylıkla bulunabilir, görünür bir yere bırakılmalı; gizleme çabası olmamalı
Elden Çıkarma Girişimi Malı satma, parçalama, değiştirme, hediye etme gibi davranışlar bulunmamalı
Saklama/Gizleme Davranışı Malın bulunmasını zorlaştırmaya yönelik hiçbir eylem yapılmamalı
Mal Üzerinde Değişiklik Plaka sökmek, renk değiştirmek gibi mülkiyete yönelik müdahaleler bulunmamalı
Ekonomik Yarar Failin elde ettiği yarar maddi zenginleşme değil, sadece geçici fayda olmalı
Failin Savunması “Geçici kullanıp geri bırakmak” yönündeki savunma delillerle uyumlu olmalı
Şüphe Durumu Kastın kesin belirlenemediği durumlarda “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi uygulanır
⚖️ Önemli: Yargıtay, bu kriterlerin bir kısmının bile mevcut olması halinde, failin mülkiyete geçirme kastının bulunmadığı yönünde karar verme eğilimindedir. Özellikle malın kısa sürede geri bırakılması ve gizleme çabası gösterilmemesi, en belirleyici kriterlerdir.

Kullanma Hırsızlığı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

1. Kullanma hırsızlığı ile hırsızlık arasındaki en önemli fark nedir?
En önemli fark failin kastıdır. Kullanma hırsızlığında fail malı mülkiyetine geçirme kastıyla değil, yalnızca geçici bir süre kullanıp geri verme kastıyla hareket eder. Hırsızlıkta ise fail malı sürekli olarak kendi mülkiyetine geçirme kastıyla alır.
2. Kullanma hırsızlığı cezası nedir?
Kullanma hırsızlığında ceza, hırsızlık suçunun cezasının (1-3 yıl hapis) yarısına kadar indirilmesi suretiyle belirlenir. Yani 6 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezası verilebilir. Ayrıca bu ceza adli para cezasına çevrilebilir.
3. Kullanma hırsızlığı şikayete bağlı mı?
Evet, kullanma hırsızlığı şikayete bağlı bir suçtur. Mağdurun şikayetçi olmaması halinde kovuşturma yapılamaz. Şikayet süresi, mağdurun fail ve fiilin kim olduğunu öğrenmesinden itibaren 6 aydır.
4. Çalınan araçla başka bir suç işlenirse ne olur?
Malın (aracın) suç işlemek için kullanılması halinde TCK 146 uygulanmaz. Fail doğrudan TCK 141’den (hırsızlık) cezalandırılır. Örneğin çalınan araçla gasp, yaralama vb. suç işlenmişse kullanma hırsızlığı indirimi uygulanmaz.
5. Kaç saat/gün kullanım “geçici kullanım” sayılır?
Kanunda belirli bir süre sınırı yoktur. Yargıtay kararlarına göre birkaç saatten birkaç güne kadar kullanım “geçici” kabul edilebilir. Ancak asıl kriter süre değil, failin kastıdır. Malın geri bırakılması, gizlenmemesi ve elden çıkarılmaması önemlidir.
6. Malı geri götürürsem suç işlememiş olurum mu?
Hayır, suç zaten işlenmiştir. Ancak malın geri verilmesi, failin kastının kullanma kastı olduğunu gösteren önemli bir delildir ve cezada önemli indirim sağlar. Ayrıca mağdur şikayetinden vazgeçebilir.
7. Kullanma hırsızlığında tutuklama var mı?
Kullanma hırsızlığı suçunun üst sınırı 1,5 yıl olduğu için tutuklama kararı verilmesi zordur. Ancak failin kaçma, delilleri karartma riski varsa tutuklama mümkündür. Genellikle adli kontrol uygulanır.
8. Kastın belirlenemediği durumlarda ne olur?
Yargıtay kararlarına göre, failin mülkiyete geçirme mi yoksa sadece kullanma kastıyla mı hareket ettiği kesin olarak belirlenemiyorsa, ceza hukukunun temel ilkesi olan “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereği sanığa beraat verilmelidir.
9. Bisiklet, scooter gibi küçük araçlar için de TCK 146 uygulanır mı?
Evet, TCK 146 her türlü mal için uygulanır. Bisiklet, scooter, motosiklet, otomobil, eşya vb. her şey kapsama girer. Yargıtay kararlarında bisiklet hırsızlığı örnekleri de mevcuttur.
10. Kullanma hırsızlığında sabıka kaydı oluşur mu?
Mahkûmiyet halinde sabıka kaydı oluşur. Ancak adli para cezasına çevrilmişse ve HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması) kararı verilmişse, sabıka kaydı oluşmaz. Beraat kararında zaten sabıka olmaz.

Kullanma Hırsızlığı Davanızda Hukuki Destek İçin

TCK 146 kapsamında bir soruşturma veya dava ile karşı karşıyaysanız, deneyimli ceza avukatlarımızdan hukuki destek alabilirsiniz.

📞 0 (312) 215 55 15

📧 info@ayboga.av.tr

📞 Hemen Ara

Ankara merkezli olarak tüm Türkiye’ye hizmet vermekteyiz.

Çağrı Ayboğa

Avukat Çağrı Ayboğa, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olup yüksek lisans öğrenimine devam etmektedir. Ayboğa + Partners Avukatlık Bürosu’nun kurucu avukatlarındandır. Ankara Barosu’na kayıtlı olarak dinamik ve tecrübeli ekibiyle avukatlık mesleğini icra etmektedir.
Başa dön tuşu
Ara