Ceza HukukuMakalelerimiz

Mala Zarar Verme Suçu ve Cezası (TCK md. 151)

Başkasına ait taşınır veya taşınmaz malın; kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması, kullanılamaz hale getirilmesi veya kirletilmesi suçuna mala zarar verme suçu denir.

Mala zarar verme suçu, kişilerin mülkiyet hakkını korumayı amaçlamaktadır. Bu nedenle mala zarar verme suçu, Türk Ceza Kanununun Malvarlığına Karşı Suçlar bölümünde ve 151-153. Maddeleri arasında düzenlenmektedir.

Mala zarar verme suçunun basit şekli, kanunun 151. Maddesinde; nitelikli şekli ise 152. Maddesinde düzenlenmektedir.

2021/7332 tarih ve sayılı kanunla değişiklik yapılmadan önce hayvanlara zarar verme de mala zarar verme suçu kapsamında değerlendiriliyordu. Ancak Hayvanları Koruma kanunu ile hayvana zarar vermek bu kanun kapsamından çıkartılmıştır.

Mala zarar verme suçunun özellikleri, bu suçun başka suçlarla birlikte işlenmesi durumunda cezalandırmanın nasıl yapılacağı, suça etki eden ağırlatıcı ve hafifletici sebepler gibi konular teknik hukuki bilgi gerektiren konulardır.

Adaletin sağlanması, hak kayıplarının önlenmesi amacıyla bu sürecin ceza hukukunda uzman avukatlar tarafından yürütülmesi müvekkillerin lehine olacaktır.

Ayboğa+ Partners Hukuk Bürosu, bünyesinde gerek ceza hukuku gerek hukukun diğer alanlarında başarısını kanıtlamış, tecrübeli avukatları ile bu hukuki hizmeti müvekkillerine sağlamaktadır.

Mala Zarar Verme Nedir?

Mala zarar verme; başkasına ait taşınır veya taşınmaz bir malı kısmen veya tamamen bozmak, yıkmak, tahrip etmek, yok etmek, kirletmek veya kullanılmaz hale getirmektir.

Mala zarar verme suçu, Türk Ceza Kanunun 151 ve 152. Maddelerinde düzenlenmektedir.

151. Maddede suçun basit şekli, 152. Maddede ise suçun nitelikli şekli düzenlenmiştir. Ayrıca malvarlığına karşı suçlar için 167. Maddede düzenlenen ortak hüküm, mala zarar verme suçu için de uygulama alanı bulmaktadır.

Türk Ceza Kanunun 151. Maddesine göre

“Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.”

Mala Zarar Verme Suçunun Özellikleri

Mala zarar verme suçunun oluşabilmesi için zarar verilen mal, başkasına ait olmalıdır. Kişinin kendisine ait bir mala zarar vermesi bu suç kapsamında değerlendirilmeyecektir.

Mala zarar verme suçu, kanunda açıkça düzenlenmediğinden taksirle işlenmesi mümkün değildir. Bu suç, kastla işlenebilmektedir. Dolayısıyla istenmeden bir kişinin malına zarar verildiyse mala zarar verme suçu işlenmiş olmayacaktır.

2021/7332 tarih ve sayılı kanunla yapılan değişiklikten sonra hayvana zarar vermek veya öldürmek mala zarar verme suçu kapsamında değerlendirilmeyecektir.

Mala zarar verme suçu seçimlik hareketli bir suçtur. Buna göre malı tamamen yok etmek, yıkmak ya da parçalamak, belirli oranda tahrip etmek, kullanılamaz hale gelmesini sağlamak ya da bozulmasına sebep olmak, malın kirlenmesine sebep olmak seçimlik hareketlerinden biri ile suç işlenebilir.

Mala Zarar Verme Suçunun Unsurları

Mala zarar verme suçunda korunan hukuki değer, kişinin sahip olduğu mülkiyet hakkıdır. Mülkiyet hakkı malın bütünleyici parçaları, eklentilerini ve o maldan elde edilen doğal ürünleri kapsamaktadır.

Mala zarar verme suçunda korunan hukuki değer, malın sadece fiziksel olarak korunmadığını göstermektedir.

Suçun maddi ve manevi unsurları vardır. Suçun manevi unsuru genel kasttır. Failin saikinin önemi yoktur. Kanunda açıkça düzenlenmediğinden suçun taksirli olarak işlenmesi mümkün değildir.

Suçun maddi unsurlarından olan fiil; başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkmak, tahrip etmek, yok etmek, bozmak, kullanılamaz hale getirmek veya kirletmektir. Bu halde;

  • Malı Bozarak veya Kullanılmaz Hale Getirmek:

Fail, gerçekleştirdiği fiil sebebiyle malın niteliğini ve özgülendiği fonksiyonunu değiştirerek malı bozarak veya kullanılmaz hale getirerek mala zarar verme suçunu,

  • Yıkmak Suretiyle Mala Zarar Verme:

Fail, malı bozmaktan daha büyük bir sonuca vararak malı yıkmak suretiyle mala zarar verme suçunu,

  • Tahrip Etme Suretiyle Mala Zarar Verme:

Fail, malın fiziksel özelliklerini ortadan kaldırarak, malı kırıp dökerek tahrip etme suretiyle mala zarar verme suçunu,

  • Yok Etme Suretiyle Mala Zarar Verme:

Fail, malın onarılması ve yeniden kullanılmasını imkansız hale getirerek yok etme suretiyle mala zarar verme suçunu,

  • Kirletmek Suretiyle Mala Zarar Verme:

Fail, eşyanın bütünlüğüne ve fiziksel yapısına zarar vermeden malı kirletmek suretiyle mala zarar verme suçunu işlemiş olur.

Suçun bir diğer maddi unsuru olan mağdur, mala zarar verme suçunda herkes olabilir. Gerçek kişiler gibi tüzel kişiler de mağdur olabilir.

Mala zarar verme suçunda mağdur gibi fail de herkes olabilir. Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi faildir.

Mala Zarar Verme Suçunun Nitelikli Halleri

Kanun koyucu, mala verilen zararı basit ve nitelikli olarak ayırmıştır. Nitelikli hâller TCK madde 152’de düzenlenmektedir. Buna göre mala zarar verme suçunun;

  • Kamu kurum ve kuruluşlarına ait, kamu hizmetine tahsis edilmiş veya kamunun yararlanmasına ayrılmış yer, bina, tesis veya diğer eşya hakkında,
  • Yangına, sel ve taşkına, kazaya ve diğer felaketlere karşı korunmaya tahsis edilmiş her türlü eşya veya tesis hakkında,
  • Devlet ormanı statüsündeki yerler hariç, nerede olursa olsun, her türlü dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğu hakkında,
  • Sulamaya, içme sularının sağlanmasına veya afetlerden korumaya yarayan tesisler hakkında,
  • Grev veya lokavt hallerinde işverenlerin veya işçilerin veya işveren veya işçi sendika veya konfederasyonlarının maliki olduğu veya kullanımında olan bina, tesis veya eşya hakkında,
  • Siyasi partilerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve üst kuruluşlarının maliki olduğu veya kullanımında olan bina, tesis veya eşya hakkında,
  • Sona ermiş olsa bile, görevinden ötürü öç almak amacıyla bir kamu görevlisinin zararına olarak işlenmesi halinde, fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Ayrıca mala zarar verme suçunun;

  • Yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak,
  • Toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olmak suretiyle,
  • Radyasyona maruz bırakarak, nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanarak işlenmesi halinde, verilecek ceza nitelikli hallerde verilecek cezadan daha ağırdır. Buna göre ceza, bir katına kadar artırılır.

Mala Zarar Verme Suçunda Dava Süreci Nasıl İşler?

Mala zarar verme suçunun basit şekli şikâyete tabidir. Buna rağmen suçun nitelikli hali re’sen kovuşturulmaktadır. Suçun basit şekli için uzlaştırma kurumu mümkün iken nitelikli şekli için uzlaştırmadan yararlanılamaz.

Mala zarar verme suçunda müvekkillerin herhangi bir hak kaybına uğramaması adına dava sürecinin, ceza hukuku alanında uzman avukatlar yardımıyla yürütülmesi daha doğru olacaktır. Bu açıdan Ayboğa+ Partners Hukuk Bürosu, müvekkillerine hukuki hizmet sunarak müvekkillerinin hak kaybı yaşamalarını engellemektedir.

Mala Zarar Verme Suçunda Şikayet Süresi ve Zamanaşımı Kavramı

Mala zarar verme suçunun basit şekli şikâyete tabi bir suç iken nitelikli şekli re’sen kovuşturulmaktadır. Suçun basit hali için zarar gören, fiil ve faili öğrendiği andan itibaren altı aylık hak düşürücü süre içerisinde şikâyette bulunabilir.

Mala zarar verme suçunda zamanaşımı ise yine suçun basit ve nitelikli şekline göre ayrıma tabi tutulmaktadır. Buna göre suçun basit şekli sekiz yıllık dava zamanaşımına tabi iken nitelikli şekli on beş yıllık dava zamanaşımı süresine tabidir.

Mala Zarar Verme Suçunda Uzlaşma

Uzlaşma, mağdur ile şüphelinin bir uzlaşmacı yardımıyla uzlaşmasından ibarettir. Bu sayede suç savcılığa ulaştıktan sonra, iddianame yazılmadan önce tarafların dava açılmadan önce anlaşabilmeleri sağlanır. Uzlaştırma Ceza Muhakemeleri Kanunu madde 253’te düzenlenmektedir.

Uzlaştırma kurumu, soruşturulma ve kovuşturulması şikâyete tabi suçlar için uygulanmaktadır. Mala zarar verme suçunun basit şeklinin şikâyete bağlı olması sebebiyle uzlaşmaya uygundur. Ancak suçun nitelikli şekli şikâyete bağlı olmadığından uzlaştırma kapsamında değildir.

Mala Zarar Verme ve Hırsızlık Suçunun Bir Arada İşlenmesi

Failin, zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malın, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alması hırsızlık suçunu oluşturur.

Mala zarar verme suçu ise, başkasına ait taşınır veya taşınmaz malın; kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması, kullanılamaz hale getirilmesi veya kirletilmesi olarak tanımlanabilir.

Her iki suç da malvarlığına karşı işlenen suçlardandır. Ancak hırsızlıkta failin hırsızlığa konu olan maldan yararlanma kastı bulunurken mala zarar verme suçunda failin böyle bir amacı bulunmamaktadır.

Hırsızlık suçunun işlenebilmesi için mala zarar verme suçunun işlenmesi durumunda, gerçek içtima hükümleri uygulanarak her iki suç için ayrı ayrı ceza verilecektir.

Aynı zamanda hırsızlık suçu işlendikten sonra kasten hırsızlık konusu mala zarar verilmesi durumunda da yine gerçek içtima hükümleri uygulanarak her iki suç için ayrı ayrı cezaya hükmedilecektir.

Mala zarar verme suçu ile hırsızlık suçunun hukuki konusu aynı ise bu durumda fail yalnızca hırsızlık suçundan dolayı cezalandırılacaktır.

Mala zarar verme suçu ve hırsızlık suçunun bir arada işlenmesi ile ilgili olarak Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 2013/28871 E., 2014/18086 K. Sayılı kararı şöyledir:

“Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 21.01.2014 tarihli ve 2013/2-686 esas, 2014/19 karar sayılı kararında belirtildiği gibi hırsızlık ve mala zarar verme suçları 5237 sayılı TCK.nun onuncu bölümünde “mal varlığına karşı suçlar” başlığı altında düzenlenmiş olup her iki suçun koruduğu hukuki değer kişinin mal varlığıdır. Hırsızlık eyleminde fail zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden tamamını veya bir kısmını almak suretiyle, mağdurun mal varlığına zarar vermektedir. Mala zarar verme suçunda ise başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkıp, tahrip etmek ya da yok edip bozmak suretiyle kullanılamaz hâle getirip veya kirleterek zarar vermektedir. Her iki suç tipinde de mağdur mal varlığı itibarıyla zarar görmektedir. Hırsızlık suçunda suça konu mal, alıp götürülmek suretiyle mağdurun zilyetliği tamamen ortadan kaldırılmaktadır. Mala zarar verme suçunda ise malın mutlaka alınması gerekli olmayıp, çoğunlukla malın tamamı ortadan kaldırılmamakta, zarar verilerek kısmen veya tamamen kullanılmaz hale getirilmektedir. İki suçu bir birinden ayıran önemli özellik ise; hırsızlıkta fail faydalanma amacıyla eylemini gerçekleştirdiği halde, mala zarar verme suçunda mağdura zarar verme düşüncesiyle hareket etmektedir. Mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı tanışır mal olması halinde, ayrıca mala zarar verme suçundan da ceza verilmemesi gerekmektedir. Ancak hırsızlık eylemi gerçekleştirilirken hırsızlık suçuna konu mal dışında bir başka eşyaya zarar verilmiş ise, mala zarar verme suçu ayrıca gerçekleşecektir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Sanığın mağdura ait aracın sol ön kapısını kanırtmak suretiyle açıp, aracın kapı kilidini ve direksiyon muhafazasını kırarak düz kontak yaparak aracı çalması şeklindeki olayda, suç konusu araçla ilgili olarak hırsızlık eylemini gerçekleştirebilmek için araçtan bağımsız olan başkaca bir mala zarar verilmesi söz konusu olmayıp, bizzat suç konusu olan araç üzerinde meydana gelen bir zarar bulunmaktadır. Burada suçun konusunu oluşturan mal, aracın tamamı olup, zarar da aracın çalınmasıdır. Bu nedenle sanığın eyleminin sadece hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suçun hukuki nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek ayrıca mala zarar verme suçundan da hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 25/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.”

Mala Zarar Verme Suçu ve Güveni Kötüye Kullanma Suçu

Güveni kötüye kullanma suçu, tıpkı mala zarar verme suçunda olduğu gibi malvarlığına karşı suçlar arasında düzenlenmektedir. Ancak çeşitli noktalarda diğer malvarlığına karşı suçlardan ayrılmaktadır.

Güveni kötüye kullanma suçu, kişinin başkasına ait olup da muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunulması veya bu devir olgusunu inkâr edilmesi ile işlenen suçtur.

Mala zarar verme suçu, kişilerin mülkiyet hakkını koruyorken güveni kötüye kullanma suçu mülkiyet hakkının yanında kişilerin güvenini de korumaktadır. Bu sebeple her iki suç tipi arasında genel norm- özel norm ilişkisi bulunmaktadır.

Güveni kötüye kullanma suçu, mülkiyet hakkını koruması yanında ayrıca kişilerin güvenini de koruyarak mala zarar verme suçunun koruduğu hukuki değeri kapsamaktadır.

Buradan hareketle; failin kendisine muhafaza etmek veya belirli şekilde kullanmak üzere zilyetliği devredilmiş olan mal üzerinde zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya devir olgusunu inkâr etmesi aynı zamanda mala zarar verme suçunu da oluşturuyorsa iki suç tipi arasında içtima hükümleri uygulanacaktır.

Bu durumda cezası daha ağır olan güveni kötüye kullanma suçu üzerinden ceza verilecektir. Başka bir anlatımla mala zarar verme suçu, güveni kötüye kullanma suçu içerisinde eriyecektir.

Mala Zarar Verme Suçunun Cezası

Mala zarar verme suçunun basit hali TCK madde 151’de, nitelikli hali ise TCK madde 152’de düzenlenmektedir.

Bu maddelerde yer alan cezalar haricinde suçun cezası somut olay özelinde belirlenirken, TCK madde 167’de yer alan ve ortak hüküm özelliğinde olan şahsi cezasızlık ya da cezada indirim sebepleri de değerlendirilmelidir.

Mala zarar verme suçunun cezası şunlardır:

  • TCK madde 151’de düzenlenen suçun basit hali için dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası öngörülmüştür.
  • TCK madde 152/1’de yer alan suçun nitelikli halinin işlenmesi durumunda fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
  • TCK madde 152/2’de yer alan nitelikli hallerin var olması durumunda, TCK madde 151 ve 152/1’de öngörülen ceza bir kat artırılabilir.
  • Mala zarar verme suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde, yukarıdaki fıkralar hükümlerine göre verilecek ceza yarısından iki katına kadar artırılabilir.
  • TCK madde 167 uyarınca suçta şahsi cezasızlık sebebi varsa fail hakkında cezaya hükmolunmaz. Cezadan indirim sebepleri varsa ceza yarı oranında indirilir.

Mala Zarar Verme Suçunda Cezanın Ertelenmesi

Bir ceza infazı kurumu olan cezanın ertelenmesi, hapis cezası ile cezalandırılan kişinin infazının cezaevinde değil denetim altında izlenmesi suretiyle gerçekleştirilmesine denir.

Hapis cezasının ertelenmesi TCK madde 51’de düzenlenmektedir. İlgili hükme göre işlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir.

Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin; daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması ve TCK madde 51’de belirtilen diğer şartların oluşması gerekmektedir.

Mala zarar verme suçu bakımından cezanın ertelenmesi şartları sağlanıyorsa cezanın ertelenmesine karar verilebilir.

Mala Zarar Verme Suçunda Haksız Tahrik İndirimi

Haksız tahrik Türk Ceza Kanununun 29. Maddesinde düzenlenmektedir. Haksız tahrik, failin kusuru olmaksızın bir başkasının haksız hareketi sonucu kapıldığı hiddet veya elemin etkisiyle bir tepki suçu işlemesi sonucunda tepki suçunun cezasının, bu nedenle bir miktar indirilmesidir.

Buna göre haksız tahrikin şartlarının gerçekleşmesi durumunda, mala zarar verme suçu bakımından verilecek olan ceza dörtte birinden dörtte üçe kadar indirilir.

Mala Zarar Verme Suçunda Yetkili ve Görevli Mahkeme

5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemeleri Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 14. Maddesi; görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda, ağırlatıcı veya hafifletici nedenleri göz önünde bulundurmaksızın işlenen suçun ceza üst sınırının esas alınacağını belirtmektedir.

Üst sınırı on yıl ve daha fazla cezayı gerektiren suçlar için ağır ceza mahkemeleri görevli iken, bu sınırın altındaki suçlar için asliye ceza mahkemesi görevlidir.

Mala zarar verme suçunda suçun üst sınırı, on yıldan az olduğu için görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Fail, suçu işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış ise çocuk mahkemeleri görevli mahkeme olacaktır.

Mala zarar verme suçunda yetkili mahkeme, suçun işlendiği yer mahkemesidir.

Mala Zarar Verme Suçu Şikayete Tabii Midir?

Mala zarar verme suçunun basit şekli şikâyete tabi iken suçun nitelikli hali re’sen kovuşturulmaktadır.

Nitelikli mala zarar verme suçunda şikâyetin ve dolayısıyla şikâyetten vazgeçmenin mümkün olmayacağına ilişkin Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 2018/3809 K. Sayılı kararı şöyledir:

“Sanığın mağdura ait aracın sol tarafının dış kısmını ve sol tekerine yanıcı madde dökerek yaktığı olayda, eylemin TCK’nın 152/2-a maddesinde düzenlenen yakarak mala zarar verme suçunu oluşturduğu, kovuşturulmasının şikâyete bağlı olmadığı, bu sebeple katılanın şikâyetinden vazgeçmesinin davayı düşüremeyeceği gözetilerek sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği halde, yazılı şekilde düşme kararı verilmesi, bozma nedenidir.”

Mala Zarar Verme Suçunun Cezası Para Cezasına Çevrilir Mi?

Mala zarar verme suçunun basit şeklinin düzenlendiği 151. Maddeye göre

“Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.”

İlgili hükümden de anlaşılacağı üzere suçun basit şeklinde dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılacaktır.

Mala zarar verme suçunun nitelikli hal ile işlendiği durumlarda hapis cezasının adli para cezasına çevrilebilmesi, TCK madde 50’de yer alan kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi yolu ile mümkün olabilir.

Bunun için ise suçun nitelikli hali hakkında, kısa süreli hapis cezası olarak nitelendirilebilecek şekilde bir yıl veya daha az süreli hapis cezasına hükmedilmiş olması gerekmektedir.

Çağrı Ayboğa

Avukat Çağrı Ayboğa, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olup yüksek lisans öğrenimine devam etmektedir. Ayboğa + Partners Avukatlık Bürosu’nun kurucu avukatlarındandır. Ankara Barosu’na kayıtlı olarak dinamik ve tecrübeli ekibiyle avukatlık mesleğini icra etmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Ara