Ceza Hukuku

Israrlı Takip Suçu ve Cezası (TCK md. 123/A)

Israrlı takip suçu ve cezası güncel bilgiler

Israrlı takip suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Özel Hükümler kitabının “Kişilere Karşı Suçlar” başlıklı ikinci kısmının “Hürriyete Karşı Suçlar” başlıklı yedinci bölümünde 123/A maddesinde düzenlenmiştir. Çalışmada, öncelikle bahse konu suçun koruduğu hukuki değer izah edilecek ve sonrasında karşılaştırmalı hukuktaki düzenlemeler de dikkate alınarak, fiziken ısrarlı takibin ne anlama geldiği; haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle kişi üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da bir kimsenin kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olmanın suça ne şekilde vücut vereceği açıklanacaktır.

Israrlı Takip Suçu ve Cezası (TCK md. 123/A)
Israrlı Takip Suçu ve Cezası (TCK md. 123/A)

Israrlı Takip Suçu Nedir?

Israrlı takip suçu, 12.5.2022 tarihli ve 7406 sayılı Kanun’la1 mevzuata girmiş, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Özel Hükümler kitabının “Kişilere Karşı Suçlar” başlıklı ikinci kısmının “Hürriyete Karşı Suçlar” başlıklı yedinci bölümüne, 123’üncü maddede düzenlenen “Kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçundan sonra gelmek üzere 123/A maddesi olarak eklenmiştir. Suç tipi, 123’üncü maddede yer alan kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuyla başta korunan hukuki değer olmak üzere suçun unsurları yönünden benzerlik göstermektedir. Bu sebeple kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuyla ilgili içtihatların ısrarlı takip suçu bakımından anlamlı görülmesi gerekmektedir.

Maddede; “(1) Israrlı bir şekilde; fiziken takip etmek ya da haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olan faile altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Suçun; a) Çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşandığı eşe karşı işlenmesi, b) Mağdurun okulunu, işyerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması, c) Hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula veya iş yerine yaklaşmama tedbirine karar verilen fail tarafından işlenmesi, halinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

(3) Bu maddede düzenlenen suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır” denilmektedir. 5237 sayılı Kanun’a yeni bir madde eklenmek suretiyle, ısrarlı takip olarak nitelendirilen fiiller müstakil bir suç haline getirilmiştir.

DMCA.com Protection Status

Israrlı Takip Suçunun Cezası
Israrlı Takip Suçunun Cezası

Israrlı Takip Suçunun Cezası

Israrlı bir şekilde; fiziken takip etmek ya da haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olan faile altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.

TCK madde 123/A’ya göre: Israrlı takip suçunun cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Bir kişiyi takip etmenin cezası ısrarlı takip suçunun cezasıdır ve 2 yıla kadar hapistir.

Israrlı Takip Suçunda Şikayet

TCK’da bazı suçlar şikâyete bağlanmıştır. Bunlara şikayete tabi suçlar denir. Bu tür suçlarda bir muhakeme şartı olan şikâyetin yokluğu, soruşturmayı ve kovuşturmayı engelleyecektir. Şikâyet, suç fiilinin ve failin kimliğinin öğrenildiği gün itibariyle altı ay içinde yapılmalıdır. Aksi takdirde şikâyet edilen fail hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılamayacaktır.
Israrlı takip suçu da TCK’da şikâyete bağlı bir suç olarak düzenlenmiştir. Suçun basit hali ile birlikte nitelikli hali de şikâyete bağlanmıştır. Buna göre, ısrarlı takip suçundan mağdur olan kişi şikayetçi olmadıkça fail de cezalandırılamayacaktır. Her ne kadar şikâyet kurumunun mağdurun ve failin sıkıntılı bir pozisyona düşmesini engellemek için oluşturulduğu savunulsa da en azından kadına yönelik şiddet
kapsamındaki suçların nitelikli halleri şikâyete bağlı olmamalıdır. Suça maruz kalan kadın, takipçisinin kendisine zarar vereceğini düşünerek veya mahalle baskısına maruz kalmaktan korkarak şikayetçi olamayabilir. Bunun yanı sıra mağdur, kanuni düzenlemesinin henüz çok yeni olduğu ısrarlı takibin suç olduğunu bilmeyebilir ve fail tarafından gerçekleştirilen ısrarlı takip suçu fiillerinin bir suç oluşturduğunu algılayamayabilir. Böyle bir durumda suç cezasız kalacaktır. Israrlı takip suçunun nitelikli halleri dahi şikâyete bağlanmıştır.

Israrlı Takip Suçunda Uzlaşma

TCK’daki bütün suçlar uzlaştırma kapsamında değildir. Uzlaştırmaya tabi suçlar Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) 253. maddesinde sayılmıştır. Ayrıca bir uyuşmazlığın uzlaştırma yolu ile çözümü için mutlaka o suçun kanundaki tanımında açıkça uzlaştırma kapsamına girdiği belirtilmelidir. CMK 253. maddesinin 3. fıkrasında “soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda ve ısrarlı takip suçunda uzlaştırma yoluna gidilemez.” hükmü ile ısrarlı takip suçunun uzlaştırma kapsamının dışında olduğu açıkça ifade edilmiştir. Ayrıca maddenin devamında, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ve ısrarlı takip suçu ile aynı zamanda aynı mağdura karşı uzlaştırma kapsamına giren bir başka suçun işlenmesi durumunda da uzlaştırma yapılamayacağı belirtilmektedir. Örneğin, mağdura karşı ısrarlı takip suçunu işlerken aynı zamanda tehdit, kasten yaralama, konut
dokunulmazlığının ihlali gibi uzlaştırmaya tabi bir suç işlendiyse hem ısrarlı takip suçu için hem de uzlaştırmaya tabi diğer suçlar için uzlaştırma hükümleri uygulanamayacaktır.

Israrlı Takip Suçunda Korunan Hukuki Değer

Israrlı takip suçunda korunan hukuki değer karma niteliklidir. Bireyin hürriyeti ve özel hayatı korunmaktadır. Aynı zamanda mağdurun ruhsal ve bedensel bütünlüğü, özgürlüğü ve kişisel yaşam alanı da koruma altındadır. Madde gerekçesinde de “mağdurun maddi ve manevi kişiliğine veya vücut bütünlüğüne yönelik daha ağır fiiller ortaya çıkmadan önceki aşamada ısrarlı takip fiillerinin orantılı bir yaptırıma bağlanması amaçlanmaktadır. Düzenlemeyle, özellikle kadına yönelik şiddet içeren suçlar işlenmeden önce ısrarlı takip fiilleriyle etkin mücadele edilmesi ve mağdurların korunması hedeflenmektedir” denilmek suretiyle korunan hukuki değerin karma nitelikli olduğu gösterilmiştir.

Israrlı Takip Suçunun Unsurları

Israrlı Takip Suçunun Objektif Unsurları

Fiil
Fiziken Takip Etme

Suçun oluşabilmesi için, mağduru ısrarlı bir şekilde fiziken takip etmek veya yine ısrarlı bir şekilde haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olunması gerekmektedir.

Suçun oluşması için, maddede belirtilen seçimlik hareketler ısrarlı bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Israr, bir düşüncede veya davranışta ayak direme, üsteleme anlamına gelen bir sözcük olup, maddede belirtilen hareketlerin tekrarlanarak yapılmasını ifade etmektedir. Israr, fiilin haksızlık içeriği bakımından cezayı gerekli kılacak boyuta erişmesini ifade eden bir ölçüttür. Haksızlık teşkil eden fiilin makul sayılabilecek ölçülerde gerçekleştirilmesi halinde bu suç oluşmayacaktır. Israrın varlığı bakımından mutlaka aynı hareketin müteaddit defalar tekrarlanması şart değildir. Fail maddede belirtilen seçimlik hareketlerden birini ısrarla tekrarlayabileceği gibi farklı seçimlik hareketleri farklı yer ve zamanlarda tekrarlamak suretiyle de ısrar iradesini gösterebilir.

Hâkim, ısrar unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediğini somut olayın şartları çerçevesinde tespit edecektir. Ayrıca bu suçun oluşabilmesi için ısrarlı takip fiilinin mağdurun üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olması gerekir. Bu durum somut olayda hâkim tarafından belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken ısrarlı fiilin, nicelik ve nitelik itibarıyla mağdur üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşturmasına ya da kendisi veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına elverişli olup olmadığına bakılacaktır

Fiziki takip bakımından bedensel bir temasa gerek yoktur. Fiziki takibin mutlaka mağdurun peşinden gitmek şeklinde gerçekleşmesi de şart değildir. Bunun yanı sıra, failin farklı zaman ve mekanlarda mağdurun karşısına çıkması, onun bulunduğu ortamlarda yanına yaklaşması ve böylece kendisini sürekli olarak mağdura görünür kılmaya çalışması halinde de takip olgusu gerçekleşecektir. Bu kapsamda iş yeri, okul, çarşı, pazar ve benzeri yerlerde sıklıkla mağdurun karşısına çıkılması veya takip edildiğinin hissettirilmesi ya da konutunun önünde, sokağının girişinde beklenmesi gibi fiillerin ölçüsüz biçimde tekrarlanması, fiziki takip olarak kabul edilebilecektir. Israrlı takip, çok hareketli bir suç tipidir. Özünde failin mağdurla temas kurmaya çalışmasını barındıran pek çok eylem ısrarlı takip suçu kapsamında mütalaa edilebilir. Hayranlık, arkadaşlık kurma isteği veya öç alma gibi faili bu davranışa iten çeşitli sebepler mağdur üzerinde temelde tedirginlik ve endişe yaratır, mağdurun hareketlerini kısıtlamasına, sosyal hayatını sınırlandırmasına, okulunu veya işyerini değiştirmesine sebep olabilir.

Bu tür değerlendirmeleri somut olayın şartlarını dikkate alarak yapmak gerekir. Tek bir davranışın müteaddit bir biçimde yapılması da somut olayda ısrarlı takip suçunu oluşturabilir. Flört girişimi adı altında mağdura birçok kez aşk mektubu gönderilmesi bu duruma örnek teşkil eder. Madde gerekçesinde de “failin mağdurla temas kurma veya kendisini hissettirme çabası, duygusal nedenlerden kaynaklanabileceği gibi, yine duygusal nedenlere bağlı olarak mağduru korkutmak ya da baskı altına almak amacıyla da gerçekleşebilecektir” denilmek suretiyle bu hususa işaret edilmiştir.

Haberleşme, İletişim Araçları ve Bilişim Sistemlerini Kullanma

Israrlı takip suçu, haberleşme ve iletişim araçlarını veya bilişim sistemlerini ya da üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle de işlenebilir. Teknolojideki hızlı gelişmeler, haberleşme ve iletişim araçları ve bilişim sistemlerinin çok yoğun ve yaygın kullanımı, bireylerin bu araçlar üzerinden bağlantı kurmasını ve birbirini takibini kolaylaştırmıştır. Ne var ki bu araçlar, ısrarlı takip eylemlerinde de sıklıkla kullanılmaktadır. Özellikle bilişim sistemleri alanında üretilen yeni araçlar, faillerin mağdurla iletişime geçme imkân ve yöntemlerini her geçen gün artırmaktadır. Böylece mektup, faks, kısa mesaj veya e-posta gönderme ya da telefon etmenin yanı sıra failler internet üzerinden oluşturulan programlar, uygulamalar ve sosyal mecralar aracılığıyla söz konusu iletişimi kolaylıkla sağlayabilmektedir. Alman Ceza Kanunu’nun 238’inci maddesinin 1-3’üncü fıkralarındaki “klasik” takip eylemlerine ek olarak, 5’inci fıkrada yer verilen “siber takip” eylemleriyle suç oluşturan hareketler genişletilmiştir. Buradaki amacın bilgisayar teknolojisi ile bağlantılı suç fiillerinin kayıt altına alınmasına duyulan ihtiyaç olduğu hesaba katılırsa, yeni suç fiillerinin eklenmesinin yerinde olduğu anlaşılacaktır.

Haberleşme ve iletişim araçları; bilgi akışını ve iletinin ulaşmasını sağlamak için kullanılan araçlardır. Bununla beraber, teknolojinin gelişmesiyle bu araçlar daha ziyade elektronik olarak kullanılmaya başlanmıştır. 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nda elektronik haberleşme “elektriksel işaretlere dönüştürülebilen her türlü işaret, sembol, ses, görüntü ve verinin kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, elektrokimyasal, elektromekanik ve diğer iletim sistemleri vasıtasıyla iletilmesini, gönderilmesini ve alınması” olarak tanımlanmıştır (m.3/1-h). Bilişim sistemleri ise, TCK m. 243’ün gerekçesinde “verileri toplayıp yerleştirdikten sonra bunları otomatik işlemlere tâbi tutma olanağını veren manyetik sistemler” şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımlardan da anlaşılacağı üzere bugün haberleşme ve iletişim araçları ile bilişim sistemleri arasındaki sınırlar belirgin değildir. Dolayısıyla bunları beraber değerlendirmekte yarar vardır.

Israrlı takip suçu, haberleşme ve iletişim araçları kullanarak temas kurmak suretiyle işlenebilir. Örneğin, birine ısrarlı bir şekilde telefon etmek, telefonu sürekli çaldırıp kapatarak rahatsız etmek, mektup göndermek, radyo veya televizyon programlarını araç olarak kullanmak bu kapsamda değerlendirilebilecektir. Failin, televizyon programlarına çıkıp mağdurun ismini zikretmesi, onun hayatıyla ilgili bilgiler paylaşması, onunla iletişim kurmak istediğini söylemesi; haberleşme ve iletişim araçları kullanılarak ısrarlı takip suçunun oluştuğu durumlara örnek teşkil eder.

Israrlı takip suçu, bilişim sistemleri kullanılarak da işlenebilir. Yukarıda bahsettiğimiz üzere sınırların belirgin olmaması sebebiyle e-mail, whatsapp, skype gibi platformları hem haberleşme ve iletişim araçları hem de bilişim sistemleri başlığında değerlendirmek mümkündür. Birine ısrarlı bir şekilde mail göndermek suretiyle onu huzursuz etmek ısrarlı takip suçunu oluşturur. Ayrıca bilişim sistemlerinin yapısı, failin tek hareketiyle bir mailin birden fazla kez mağdura iletilmesine imkan sağlar. Bu durum da bilişim sistemleri kullanılarak ısrar unsurunun çok daha kolay bir şekilde sağlanabileceğine işaret eder. Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla beraber bilişim sistemleri yoluyla ısrarlı takibe daha sık rastlanmaya başlanmıştır. Sosyal medya platformları üzerinden mağdura ait olan/olduğu düşünülmesi istenen fotoğrafların, bilgi ve belgelerin paylaşılması, ısrarlı bir şekilde mesaj atılması, mağdur tarafından engellendiği halde çeşitli sistemler kullanılarak mağdurun sosyal medya profillerine erişim sağlanması gibi fiillerle mağdurun rahatsız edilmesi ısrarlı takip suçuna sebebiyet verir. Ayrıca, sosyal medya platformları kullanılarak mağdurun hedef gösterilmesi ve 3. kişiler tarafından rahatsız edilmesine yol açılması da bu kapsamdadır. Fail, sosyal medyada kendini “mağdurun kimliğinde” göstererek ve onun adına paylaşımlarda bulunarak da mağduru huzursuz edebilir. Bilişim sistemleri kullanılarak sağlanan anonimlik ise fail için bu suçun işlenmesini kolaylaştırmakla beraber mağdur açısından da endişenin ve huzursuzluğun artmasına sebep olacaktır.

Netice
Ciddi Bir Huzursuzluk Oluşmasına Neden Olma

Maddede yer alan fiillerin işlenmesiyle suç oluşur. Bununla beraber suçun oluşması için fiilin mağdur üzerinde ciddi bir huzursuzluğa sebebiyet vermesi gerekir. Ciddi huzursuzluktan mağdurun tedirgin olması, endişe duyması ve rahatsız olması anlaşılabilir. Kişilerin toplumsal hayatta endişe ve korkudan uzak, güvenli bir biçimde yaşayabilmesi için iç huzurunu bozacak davranışlarla mağdur edilmemesi gerekir.

Hürriyete karşı suçlar bölümünde düzenlenen ısrarlı takip suçu ile kişilerin herhangi bir endişe veya korku duymadan, davranışlarını özgürce gerçekleştirebilmeleri sağlanmak istenmiştir. Bu suçla kişilerin iç huzuru, sükunu, güvenlik duygusu korunmakta, ayrıca herhangi bir etki altında kalmadan iradi hareket edebilmeleri amaçlanmaktadır.

Israrlı takip suçunun oluşabilmesi için gereken huzursuzluğun objektif olarak ciddi bir mahiyet taşıması gerekir. Kanun koyucu bazı davranışların huzursuzluğa sebep olacağını ancak suça vücut vermeyeceğini belirtmek için “ciddi” vurgusu yapmıştır. Flört girişimi ile cinsel taciz suçu arasındaki ayrıma benzer şekilde nasıl ki her flört girişimi cinsel taciz suçunu oluşturmuyorsa huzursuzluğa sebep olan her davranış da haksızlık muhtevasının oluşup oluşmadığı değerlendirilmeden ısrarlı takip suçuna sebebiyet vermeyecektir. Örneğin, birinin tanıdığı birine ondan hoşlandığını göstermek amacıyla çiçek göndermesi, her ne kadar mağdurda o anlık bir huzursuzluğa sebebiyet verse de bu durum bir flört girişimi olarak değerlendirilebilir ve mağdurda ciddi bir huzursuzluğa sebebiyet vermeyeceği düşünülerek ısrarlı takip suçunun oluşmadığı söylenebilir.

Mağdurun fiilden rahatsız olduğu, bu durumu dış dünyaya yansıtmasından anlaşılabilir. Şayet mağdur söz konusu fiil sebebiyle ciddi anlamda huzursuz olduysa bunu izhar etmesi beklenir. Fiilden duyduğu rahatsızlığı emniyete veya savcılığa bildirmesi, yakınlarına aktarması veya rahatsız olduğuna ilişkin faile gönderdiği mesajlar, bu durumu dış dünyaya yansıttığını gösterir.

Israrlı takip suçunun bilişim sistemleri kullanılarak işlenmesi, mağdur için daha endişe verici bir durum ortaya çıkarır. Zira sosyal medyada faile sunulan anonimlik hem suçun işlenmesini kolaylaştırır hem de mağdurun kiminle karşı karşıya olduğunu bilmemesi sebebiyle daha tedirgin hissetmesine neden olur. Dolayısıyla anonimlik, fiilin mağdur üzerinde ciddi huzursuzluk oluşturması şartının sağlanmasını kolaylaştır ve haksızlık muhtevasını oluşturur.

Israrlı takip suçunda mağdurun ciddi bir huzursuzluk yaşayıp yaşamadığı ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duyup duymadığı, mağdur beyanının güvenilirliğini tartışmaya açmaktadır. Kamuoyunda ve doktrinde kadının beyanının esas alınıp alınmayacağı tartışması, ısrarlı takip suçu açısından da söz konusu olacaktır. Beyanın güvenilirliği, elde edilen bir başka delille çelişirse veya tutarsızlık belirlenirse ya da taraflar arasında bir husumet bulunursa beyana itibar sorgulanır hale gelir.

Ciddi anlamda huzursuzluğu izah etmek için makul üçüncü kişi standardı (reasonable person)41 kullanılabilir. Fiil, hayatın olağan akışında makul üçüncü kişinin ciddi huzursuzluk yaşamasına sebep oluyorsa suç oluşur. Israrlı takip suçuna sebebiyet veren fiillerin işlenmesiyle ilgili somut olay değerlendirilirken, hareketin mağdura fiziksel veya görünür bir yakınlık içermesi şartı dikkate alınabilir. Bununla birlikte hareketin sözlü veya yazılı huzursuz edici niteliğinin bulunması ve hareketin, makul 3. kişinin fiziki bir zarardan korkmasına ya da duygusal sıkıntılara maruz kalmasına sebebiyet verip vermediği tahlil edilebilir.

Kendisinin veya Yakınlarından Birinin Güvenliğinden Endişe Duymasına Neden Olma

Failin ısrarlı takip suçuna vücut veren fiili, mağdurun kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olmadır. Burada mağdurun kendisinin veya yakınlarından birinin hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştirileceğinden bahisle güvenliğinden endişe duymasına neden olacak bir fiil söz konusudur. Fiilin mutlaka mağdurun şahsına yöneltilmesi gerekmez. Mağdurun yakınlarına (örneğin, anne, baba, çocuk) karşı gerçekleştirilen huzursuz edici davranışlar da mağduru korku ve endişeye sevk etmeye elverişli olması şartıyla ona karşı yapılmış sayılır. Bu husus madde metninde “kendisinin veya yakınlarından birinin” şeklinde ifade edilmiştir. Buradaki yakın teriminden “aralarında sıkı ilişki olan, arkadaş, dost veya akraba” anlaşılır.

Israrlı takip fiilinde mağdur bizzat kendi güvenliğinden endişe duyabildiği gibi failin ısrarla tekrarlanan bu davranışları nedeniyle yakınlarından birinin güvenliğinden de endişe duyabilmektedir. Fail mağdur üzerinde kurmaya çalıştığı baskı nedeniyle kimi zaman mağdurun yakınlarını da hedef alarak hareket etmektedir. Failin, takip ettiği düşüncesini vermek veya kendisiyle görüşmeye ikna etmek amacıyla mağdurun babasının iş yerine ait fotoğrafları çekip mağdura göndermesi buna örnek gösterilebilir.

Örneğin, failin, mağdurun kardeşini takip etmesi ve fotoğraflarını çekerek mağdura göndermesi halinde mağdur, yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymuş olur. Benzer şekilde, hakkında uzaklaştırma kararı verilen eski eş, izinsiz bir şekilde çocuğu okuldan alıp bir yere götürürse yine mağdur, çocuğunun güvenliğinden endişe duyar.

Fail ve Mağdur

Bu suçun faili herkes olabilmekle birlikte çoğunlukla mağdur, daha önceden tanıdığı bir kişinin takibine maruz kalmaktadır. Her ne kadar mağdurun daha çok kadınlar, failin ise daha çok erkekler olduğu ifade edilse de herkes bu suçun mağduru veya faili olabilir. Israrlı takip failleri zaman zaman mağdur ile iletişime geçmek amacıyla üçüncü kişilerden de faydalanmaktadır. Fail mağdurla bizzat iletişim kurmadığı veya kuramadığı hallerde onun yakın çevresindeki kişileri kullanarak mağdura ulaşmaya çalışmaktadır. Hatta fail bazen mağdurun hiç tanımadığı kişileri dahi bu amaçla kullanabilmektedir. Üçüncü kişilerin kullanılmasında fail, bu kişilerin bizzat mağdur ile yüz yüze görüşmelerini sağlayabileceği gibi kendisi yerine bu kişiler tarafından iletişim ve haberleşme araçları veya bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle de mağdurla temas kurulmasını temin etmeye çalışabilecektir.


Israrlı takip suçunun mağduru ise failin hareketi sonucunda ciddi bir huzursuzluk yaşayan ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duyan kişidir.

Israrlı Takip Suçunun Sübjektif Unsurları

Israrlı takip suçunun manevi unsuru kasttır. Israrlı takip suçunun oluşabilmesi için failin kasten hareket etmesi yeterlidir. Failin ısrarlı takip fiilini hangi maksatla gerçekleştirdiğinin suçun oluşması bakımından bir önemi bulunmamaktadır. Kişi, ısrarlı bir şekilde mağduru fiziken takip ettiğini ya da haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak mağdurla temas kurmaya çalıştığını bilmeli ve bunu istemelidir.

Israrlı Takip Suçunun Nitelikli Unsurları
Israrlı Takip Suçunun Nitelikli Unsurları

Israrlı Takip Suçunun Nitelikli Unsurları (TCK md. 123/A, 2-a, c)

Israrlı takip suçunun temel şekline nazaran cezanın artırılmasını gerektiren nitelikli unsurlar 123/A maddesinin 2’nci fıkrasının (a) ve (c) bentlerinde düzenlenmiştir. Buna göre; suçun çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşandığı eşe karşı işlenmesi halinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. TCK’nın 6’ncı maddesinin (b) bendinde; “çocuk deyiminden; henüz on sekiz yaşını doldurmamış kişi anlaşılması gerekir” hükmü mevcuttur. On sekiz yaşını doldurmamış kişilere karşı ısrarlı takip suçunun işlenmesi halinde nitelikli hal oluşur. Mağdur, evlenme veya kazai rüşt ile reşit olsa bile, TCK’daki tanıma göre çocuk sayıldığından nitelikli halin tatbiki gerekmektedir.

Fıkrada yer alan bir diğer nitelikli hal, suçun ayrılık kararı verilen eşe karşı işlenmesidir. Fail ile mağdur arasında geçerli bir evlilik akdi varken ayrılık kararı verilmişse halen geçerli bir evlilik söz konusu olduğundan nitelikli hal oluşur ve fail daha ağır ceza ile cezalandırılır.

123/A maddesinin 2’nci fıkrasının (c) bendinde yer alan nitelikli haller ise suçun, hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula veya iş yerine yaklaşmama tedbirine karar verilen fail tarafından işlenmesidir.

Konuta, okula veya işyerine yaklaşmama genel anlamda adrese yaklaşmama olarak değerlendirilebilir. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında hakim tarafından alınabilecek önleyici tedbirler; uzaklaştırma ve konutun korunan kişiye tahsisi, korunan kişinin bulunduğu yere yaklaşmama olarak belirtilmiştir.

İnfaz Hesaplama Yapmak İçin Tıklayınız: İnfaz Hesaplama Programı | Yatar Hesaplama | Güncel 2024

Israrlı Takip Suçunda Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Hal: Mağdurun Okulunu, İş Yerini, Konutunu Değiştirmesine ya da Okulunu veya İşini Bırakmasına Neden Olma (m. 123/A, 2-b)

TCK’nın 123/A maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendine göre suçun işlenmesi ile mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olunması halinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

Kanun koyucunun maddenin ikinci fıkrasının (a) ve (c) bentlerinde nitelikli halleri düzenlediği görülmektedir. Fıkranın (b) bendinde ise neticesi sebebiyle ağırlaşmış hal yer almaktadır. TCK’da yer alan suçların ihdas edilmesinde neticesi sebebiyle ağırlaşan hallere ayrıca yer verilebilmekte ve yaptırım bakımından farklı hukuki sonuçlar yüklenebilmektedir. Örneğin, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçuyla ilgili 109 uncu maddenin 4’üncü fıkrasında nitelikli hallerden ayrı olarak neticesi sebebiyle ağırlaşmış hale yer verilmiştir.

Neticesi sebebiyle ağırlaşmış hal söz konusu olduğunda failin, bu neticeyi istemiş olması şart değildir. Ağır neticeye yönelik taksirinin varlığı yeterlidir (Bkz. TCK m. 23). Bu itibarla failin en azından taksiri yeterli olmakla birlikte, olası kastla yahut doğrudan kastla hareket etmiş olması sonucu değiştirmez. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış suçlarda ya failin hareketi sonucunda kastedilenden daha ağır bir netice meydana gelmekte ya da suçun oluşması için aranan neticeden daha ağır başka bir netice gerçekleşmektedir.

Israrlı Takip Suçunun Özel Görünüş Şekilleri
Israrlı Takip Suçunun Özel Görünüş Şekilleri

Israrlı Takip Suçunun Özel Görünüş Şekilleri

Israrlı takip suçunun icra hareketleri tamamlanamadığında fail suça teşebbüsten cezalandırılır (TCK m. 35). İnceleme konumuz olan suçta iştirakin her şekli mümkündür.

İçtima bakımından ise ısrarlı takip suçunun işlenmesi sırasında mağdura yönelik gerçekleştirilen fiillerin başka bir suç oluşturması halinde fail, suç teşkil eden bu fiillerden de cezalandırılabilecektir. Örneğin, ısrarlı takip fiili kapsamında mağdura yönelik gerçekleştirilen hareketlerden bir veya birden fazlasının hakaret veya tehdit suçunu oluşturması durumunda ısrarlı takip suçunun yanı sıra işlenen bu suçlardan dolayı da faile ayrıca ceza verilebilecektir. Benzer şekilde cinsel taciz suçunun işlenmesi halinde de fail ayrıca cezalandırılacaktır.

Buna karşın, ısrarlı takip suçu, 123’üncü maddede yer alan “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçunun özel bir şeklini oluşturduğundan, bu suçun oluştuğu durumlarda 123’üncü maddedeki suç oluşmaz.

Israrlı Takip Suçunun Benzer Suçlarla Mukayesesi

Cinsel Taciz ve Israrlı Takip Suçunun Farkları

Cinsel taciz suçuyla ilgili TCK’nın 105’inci maddesinin birinci fıkrasında; “Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur” denilmektedir. Düzenlendiği yer itibariyle cinsel taciz suçuyla korunmak istenen kişilerin cinsel dokunulmazlığı ve bütünlüğüdür. Israrlı takip suçu ise hürriyete karşı suçlar bölümünde düzenlenmiştir. Bu yönüyle ayrılsalar da iki suç tipi de mağdura rahatsızlık verecek davranışları cezalandırır. Hem ısrarlı takip hem cinsel taciz fiili mağdurun ruh sağlığını bozabilecek nitelikte olabileceğinden mağdur üzerindeki etki yönüyle de iki suç tipinin benzediğini söylemek mümkündür. Buna karşın ısrarlı takip her türlü saikle işlenebilecekken cinsel taciz suçunun oluşabilmesi için söz konusu davranışın cinsel amaçlı olması gerekir . Bu yönüyle cinsel taciz suçunun daha dar bir alanı koruduğu ifade edilmektedir . Ayrıca cinsel taciz suçunun işlenebilmesi için ani bir hareket yeterli olmaktayken ısrarlı takip suçu için süreklilik unsuru aranır.

Madde 105/2 (b)’de suçun “posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle” işlenmesi durumu, daha ağır cezayı öngören bir nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. 123/A’da da ısrarlı takibin “haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini” kullanmak suretiyle gerçekleştirilebileceği belirtilmiştir. Siber ısrarlı takip olarak da adlandırılabilecek bu davranış, cinsel taciz suçunun nitelikli haliyle benzerlik taşımaktadır.

105’inci maddede mağdurun “işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış” olması neticesi sebebiyle ağırlaşmış hal olarak düzenlenmiştir. Bu hüküm 123/A’da düzenlenen “mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması” durumuyla benzerlik taşır. 105’inci maddedeki bu neticesi sebebiyle ağırlaşmış halin uygulanabilmesi için failin eyleminin süreklilik arz etmesi gerekir. Bu yönüyle de 123/A’da düzenlenen ısrar unsuruyla benzerlik gösterdiği söylenebilir.

Tehdit ve Israrlı Takip Suçunun Farkları

Tehdit suçunun düzenlendiği TCK’nın 106’ncı maddesinin birinci fıkrasında; “Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı dokuz aydan az olamaz. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur” denilmektedir.

Tehdit suçu da ısrarlı takip gibi hürriyete karşı suçlar bölümünde düzenlenmiştir ve “bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi” cezalandırılır. Korunan hukuki değer ise kişilerin karar verme özgürlüğüdür. Korunan hukuki değerler benzerlik göstermektedir zira ısrarlı takip suçuyla kişinin kendi hayatı üzerinde üzerindeki tasarruf özgürlüğü koruma altına alınmaktadır59 . Bir diğer benzerlik ise iki suç tipinde de davranışın mağdura ve mağdurun yakınlarına yönelik olabilmesidir. İki suç tipini de oluşturan davranışlar, temelinde korku ve endişe taşır. Bununla beraber ısrarlı takipte bu korku ve endişenin özünde hareketin ısrarlı ve sürekli olması önemli rol oynarken tehdit suçunun oluşabilmesi için tehdidi bildiren davranışın bir kez gerçekleşmesi yeterlidir60 . Tehdit beyanının mağdura iletilmesi gerekir61 , buna karşın ısrarlı takipte failin davranışı her ne kadar mağdur tarafından tehdit olarak algılanabilse de mağdura iletilmesi zorunlu bir kötülük söz konusu değildir.

Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma Suçu ve Israrlı Takip Suçunun Farkları

Israrlı takip suçuna benzerliği ile dikkat çeken ve aralarında genel norm-özel norm ilişkisi bulunan suç, TCK’nın 123’üncü maddesinde yer alan “Kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçudur.

Madde; “Sırf huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması halinde, mağdurun şikayeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir” şeklindedir.

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuyla “kişilerin psikolojik, ruhsal sükûn içinde yaşamak hakkı” korunmaktadır. Korunan hukuki değer bakımından benzerlik gösteren ısrarlı takip ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu mağdur üzerinde bıraktıkları etkiyle de benzerlik gösterir. Kişilerin sürekli olarak rahatsız edici davranışlara maruz kalması onları psikolojik olarak etkiler, huzursuzluk ve tedirginliğe sebep olur. Her iki suç tipi için ortak noktalardan biri de ısrar unsurudur62 . Kural olarak bu hareketlerin bir kez yapılması suçun oluşabilmesi için yeterli değildir63 . Bununla beraber Yargıtay, hareketin temadiye uygun olup olmamasına göre de bir değerlendirme yapmaktadır64. Bu benzerliklere karşın, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun oluşabilmesi için bu amaçla hareket edilmiş olması aranırken65 ısrarlı takip suçunda böyle bir amaç aranmaz. Benzer şekilde, Alman CK madde 238’de de ısrarlı takip suçunun oluşabilmesi için saik aranmamıştır66 .

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu, serbest hareketli bir suçtur, dolayısıyla ısrarlı takip suçunu oluşturan hareketlerin 123/A düzenlemesinden önce 123’üncü madde kapsamında cezalandırılması mümkün olmuştur. Telefon etmek, 123’üncü maddedeki hareketlerden biridir67 . Israrlı takip suçunda iletişim araçları kullanılarak temas kurmaya çalışmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi huzursuzluk oluşmasına sebep olunması düzenlenmiştir. Bu açıdan ısrarlı takip suçunun daha geniş kapsamlı olduğu söylenebilir. 123’üncü maddedeki diğer hareket tipi gürültü yapmaktır. Israrlı takip suçunun işlenmesiyle mağdurun güvenliğine ilişkin korku yaratılır, buna karşın gürültü yapmak bu sonuca ulaşmak için elverişli bir hareket olmadığından ısrarlı takip suçu kapsamında gürültü yapmayı değerlendirmek uygun olmayacaktır. Ayrıca 123’üncü maddede “aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması” da huzur ve sükunu bozma suçunun bir seçimlik hareketi olarak düzenlenmiştir. Öğretide bu ifadenin kanunilik ilkesine aykırı olduğu belirtilmektedir. Bununla birlikte, hukuka aykırı davranış ifadesinin ısrarlı takibi karşılamadığına da işaret edilmektedir68 .

Özel Hayatın Gizliliğini İhlal ve Israrlı Takip Suçunun Farkları

Israrlı takip suçuyla birlikte mukayese edilmesi gereken bir diğer suç, TCK’nın 134’üncü maddesinde düzenlenen “Özel hayatın gizliliğini ihlal” suçudur. Maddenin birinci fıkrasında; “Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır” denilmektedir.

Karşılaştırmalı hukukta, gizliliği ihlalin de ısrarlı takip suçu kapsamında incelendiği görülmektedir69 . Özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun oluşabilmesi için söz konusu hareketin yapılması yeterlidir. Israrlı takip suçunun oluşabilmesi için ise davranışın mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluşturması veya endişeye sebep olması gerekir. Ayrıca ısrarlı takipte korunan hukuki değer en temelde kişinin hürriyeti, hayatı üzerinde tasarruf özgürlüğüne sahip olmasıdır. Özel hayat kavramı her ne kadar çekirdek bir kavram gibi dar algılanamayacaksa da ısrarlı takibin koruduğu kadar geniş bir kapsamda da anlaşılmamalıdır. Dolayısıyla özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun, ısrarlı takip suçuna sebep olan tüm davranışları içerdiği söylenemez.

Israrlı Takip Suçunda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, verilen hapis cezasının belli şartlar altında belli süre ertelenmesidir. Israrlı takip suçunda başlayan ceza kovuşturmasının asliye ceza mahkemesince yürütülmesi gerekmektedir; yetkili mahkeme ise suçun tamamlandığı, ısrarlı takibin kesintiye uğradığı yer mahkemesidir.

Israrlı takip suçu, basit yargılama usulünde tahkikata tabii tutulmaya müsait bir yapıdadır. İlgili ceza tahkikatı neticesinde kişi hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyahut erteleme yönünde karar verilebilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Israrlı takip suçu ne demek?

Israrlı takip; özel hayatın gizliliğini ihlal eden, tehdit, korku, şantaj gibi yollarla kişiyi özgürlüğünden yoksun bırakan bir eylemdir. Israrlı Takip suçu, Fiziken Takip Etmek veya Temas Kurmaya Çalışmak olarak iki şekilde gerçekleşebilir.

Israrlı takip cezası ne kadar?

TCK madde 123/A’ da düzenlenen Israrlı Takip Suçunun basit ve nitelikli halinin cezası farklı olarak incelenecektir. Suça ilişkin maddenin birinci fıkrasında suçun basit hali düzenlenmiştir. Buna göre bu kapsamında ceza alacak olan failin cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır.

Israrlı takip suçu sicile işler mi?

Israrlı takip suçu işlendiğinde, mahkeme kararı ile kişinin adli sicil kaydına işlenebilir. Ancak bu durum, olayın mahiyetine ve kişinin daha önceki sicil kaydına bağlıdır.

Bir kişiyi takip etmenin cezası nedir?

 Suçun Temel Halinin Cezası : Israrlı takip suçunun TCK m.123/A-1’de düzenlenen temel halinin cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Kanunda temel ceza sadece hapis cezası olarak öngörülmüştür.

Çağrı Ayboğa

Avukat Çağrı Ayboğa, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olup yüksek lisans öğrenimine devam etmektedir. Ayboğa + Partners Avukatlık Bürosu’nun kurucu avukatlarındandır. Ankara Barosu’na kayıtlı olarak dinamik ve tecrübeli ekibiyle avukatlık mesleğini icra etmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Ara